Erol Sarıal kimdir:

Erol Sarıal, 1962’de 12 çocuklu kalabalık bir ailenin bireyi olarak dünyaya geldi. Giresun merkezde başlayıp, Görele’de sürdürdüğü lise öğrenimini 1981’de, İstanbul Paşabahçe Ferit İnal Lisesi’nde tamamladı. Aynı yıl, Hacettepe Üniversitesi Zonguldak Mühendislik Fakültesi Maden Mühendisliği Bölümü’ne girdi. 1986’da Türkiye Taşkömürleri Kurumu, Karadon Müessesesi Gelik İşletme Müdürlüğü’nde, yeraltında vardiya mühendisi olarak göreve başladı. 2010 yılı Ağustos ayında 25 yıl çalışma sonucunda mühendis olarak emekli oldu.

1990 yılından 1999 yılına değin Zonguldak Maden Mühendisleri Derneği, ZOKEV, KESK-Maden–Sen, Zonguldak Maden Platformu, Zonguldak Demokrasi Platformu gibi mesleki örgütsel disiplinlerde yöneticilik, yönetim kurulu başkanlığı ve kurucu üyelik görevlerinde bulundu.

1999, 2004 yılları arasında iki dönem belediye başkan adayı oldu. 2005 yılı Ocak ayında Atatürkçü Düşünce Derneği Zonguldak Şubesi yönetim kuruluna seçildi ve Şube Başkanlığını üstlendi. 2007 yılı Şubat ayında toplanan Olağanüstü Genel Kurul sonucu ADD Genel Merkezi GYK üyeliğine seçildi. Son üç dönemde, ADD Batı Karadeniz Bölgesi sorumluluğunu üstlendi. 2009 yılı sonunda bu görevlere ek olarak, dernek yöneticilerine karşı yapılan operasyonlar sonucu boşalan ADD Genel Merkez Yürütme Kurulu’nda Gençlikten Sorumlu Genel Sekreter Yardımcılığı görevini üstlendi. 12 Haziran 2011 tarihinde yapılan Genel Seçimler öncesi, Mart 2010’da üyelik hariç tüm görevlerinden istifa etti. CHP’den Zonguldak Milletvekili adayı oldu.

Evli ve bir de kız babası olan Erol Sarıal, halen Zonguldak’ta ikamet etmektedir. 



















CHP’den 2 kez Kilimli Belediye Başkan adayı bir kez de milletvekili adayı olan Maden Mühendisi Erol Sarıal, Halkın Sesi’ne yaptığı açıklamada 2015 yerel seçimleri öncesinde yapılacak olası önseçimde milletvekili aday adayı olacağını açıkladı. Haberal’ın milletvekilli adaylığından, Halil Furat yönetiminin kayyuma düşmesine, Harun Akın’ın istifasından CHP’nin seçim politikasına kadar birçok konuya açık yüreklilikle yanıt veren Sarıal, önseçim olmazsa seçim sonuçlarının CHP için hüsran olacağını söyledi. Sarıal, Harun Akın’ın tıpkı il başkanlığından istifa ettiği gibi komisyon başkanlığından da istifa etmesi gerektiğini savundu.

Mustafa ÖZDEMİR: Uzun yıllar maden mühendisi olarak çalıştıktan sonra sizi aktif siyasete
iten nedenler neydi?

Erol SARIAL: 1999 yılında Gelik’de mühendistim. Aynı zamanda Zonguldak Maden Mühendisleri Derneği başkanıydım. 1999’da genel ve yerel seçimler aynı tarihteydi. CHP’nin baraj altında kalacağı belli olduğu için CHP’den Kilimli Başkan adayı çıkmadı. Seçilemeyeceğimi bildiğim halde adaylığı kabul ettim.

Aktif siyasete bu vesileyle başladım. Ayrıca ailemin sosyal demokrat bir aile olması da beni siyasete yönlendirdi.

ÖZDEMİR: Bu güne kadar benim bildiğim birkaç kez aday oldunuz… Bundan sonra siyasetteki hedefiniz nedir?

SARIAL: Demin de söylediğim gibi ilk adaylığım 1999’da Kilimli Belediye Başkan adaylığıydı. 2004’te, bu kez hazırlıklı olarak bir kez daha Kilimli’den aday oldum ve son olarak da 2011 genel seçimlerinde CHP Zonguldak dördüncü sıra milletvekili adayıydım…

Siyaset yapmaya karar verdiğim her seçimde partili arkadaşlarım ve CHP Genel Merkezi beni aday olarak seçmenin karşısına çıkardı. Ben de bu görevi layıkıyla yapmaya çalıştım. Bundan sonraki hedefim; bir halk partisi kimliği taşıyan CHP’de milletvekili ve belediye başkan adayları,  mahalle delegeleri, ilçe, il delegeleri, belediye ve il genel meclisi üyeleri, kurultay delegelerinin seçimlerinde partinin kayıtlı üyelerinin aktif rol alması için mücadele etmektir.

Yine partinin iktidar yolunda alacağı önemli kararların da üyelerin iradesine dayanması için çalışacağız…

ÖZDEMİR: BU söylediklerinizden 2015 Genel Seçimleri’nde milletvekili adayı olacağınız sonucunu çıkarabilir miyiz?

SARIAL: Evet, bu sürecin sonunda milletvekilliği aday adayı olmayı düşünüyorum. Bu konuda arkadaşlarımızla tüm ilçelerde çalışmalar yürütüyoruz. Çalışmalarımızın amacı; adaylık sıralamasının kayıtlı üyelerin katılımıyla yapılacak önseçimle belirlenmesi. Son 3 seçimdir Zonguldak’tan 2 milletvekili çıkaran partimizde kontenjan aday konulmadan üye iradesinin egemen olmasını istiyoruz.

Üyelerin seçim çalışmalarında kendi tercihiyle çıkan adayları sahiplenmesinin partinin başarısında önemli rol oynayacağını düşünüyoruz.

ÖZDEMİR: Sıralamadaki yeriniz sizin için ne anlam ifade ediyor?

SARIAL: Ben siyasete şahsen bir dava olarak bakıyorum. Ülkenin birliğinin ve bütünlüğünün korunması, Türkiye Cumhuriyeti’nin halk devleti olarak kalması gerektiğini düşünüyorum. Bu düşünce de AKP iktidarıyla mücadeleyi zorunlu kılıyor. Bu nedenle üyelerimizin önseçim sonunda yapacağı sıralama ne olursa olsun mücadelemizi AKP iktidarını alaşağı etmek için sürdüreceğiz.

2011 Genel Seçimleri’nde dördüncü sıradan adaydım. Seçilme şansımızın olmadığı bir sırada, seçilecekmişim gibi birinci sıra adayını temsil ettim. Belde belde, köy köy çalıştık.

ÖZDEMİR: CHP’nin birinci sıra adayı Mehmet Haberal’ın adaylığı ve milletvekilliği performansı parti tabanında çok eleştirildi. Genel Merkez benzer bir kontenjan kullanırsa sizin bu konuda bakış açınız ne olur?

SARIAL: Partimizin tüzüğünde Genel Merkez kontenjanı yüzde 15. Zonguldak’tan 2 milletvekili çıkarıyoruz. Bu yüzde 50 kontenjan anlamına geliyor. Bu da tüzüğün yüzde 15 olarak gördüğü maddeye aykırı. Zonguldak’ta 2015’ten sonra gelişen seçim süreci sonucu üyelerimiz, partinin her türlü aday belirleme, yönetim kurullarının seçilmesi gibi konularda, daha fazla katkı ve katılımcı olma konusunda kararlılar. Üyelerle konuşulduğunda partinin seçim başarısının üyelerin seçim sürecine aktif katılım ve katkısına bağlı olacağı anlaşılıyor. İl ve ilçe yöneticileri ve milletvekillerinin görevi ön seçim konusundaki duyarlılığı Genel Merkez’e yansıtmak ve Genel Merkez ataması, kontenjan aday ve eğilim yoklaması gibi uygulamaları engellemektir. Genel Merkez’in de partinin başarısı yönünde çaba harcayacağını düşünüyorum. Bu nedenle önseçimi kaçınılmaz görüyorum.

ÖZDEMİR: Haberal, size göre milletvekilliğinin hakkını verebildi mi?

SARIAL: 2011 seçimleri öncesinde Sayın Haberal’ın özel bir durumu vardı. Tutukluydu… Bu nedenle biz, tüm üyeler olarak kontenjanla aday yapılmasını destekledik. Gelişen milletvekilliği sürecinde Sayın Haberal, yasama görevi ile kendi mesleği olan bilim adamlığı arasında kalınca Zonguldak’a vakit ayıramadı. Milletvekilinin belli başlı görevleri var. Bu sadece meclis mesaisinden oluşan görevler değil. Sahada, Zonguldak’ta parti üyeleriyle, Zonguldaklılarla görüşmelerin de yapılması gerekir. Halkımızı ilgilendiren konularla ilgili, her hafta gelip aydınlatıcı bilgiler verilmesi gerekir. Toplumun, partililerimizin şikayetleri bunlardan ibaret. Milletvekillerimizin Zonguldak’ımıza, partililere zaman ayırmadığını düşünüyorum.

ÖZDEMİR: Son yapılan il kongresini öncesinde Sayın Furat’ın düştüğü durum, Sayın Akın’ın 39 gün sonra istifası ve CHP’nin bundan sonra nasıl bir yol izlemesi gerektiği konusunda neler söylersiniz?

SARIAL: Öncelikle yönetim kurullarının oluşturulması öncesi seçilmesi gereken mahalle delegeleri, bütün Zonguldak’ta o günkü ilçe yöneticileri tarafından yazılarak seçildi. İlçe kongreleri yapılırken o gün kim ilçe başkanı olması gerekiyorsa ona göre delege yazıldı. Delege yazım sürecinde Haili Furat, Tarık Coşkun, Ali İhsan Köktük ve Sayın Mehmet Haberal’ın çocukları etkin oldular. Bunun sonucunda seçilen yönetimlerin düştüğü tablo ortada. İlk önce Merkez İlçe Başkanı Tarık Coşkun Genel Merkez tarafından görevden alındı. Daha sonra il yönetiminde değerli başkanımız Halil Furat ve 18 arkadaşı anlaşmazlığa düştüler. Ben şahsen üzerime elzem gördüm. İcra kurulundaki 4 arkadaşımla görüştüm. Halil Furat’la çalışmaya devam etmeleri gerektiğini söyledim. Aksi durumda partinin yeni bir il kongresine götürüleceğini ve Zonguldak’ta ismi her dönem milletvekili adayı, parti meclisi adayı, il başkan adayı, belediye başkan adayı olarak dolaşan kişilerin sıralama yarışına gireceklerini vurguladım. Ancak arkadaşlar haklı gördüğüm nedenlerle il başkanıyla çalışamayacaklarını söylediler.

Harun Akın’ın istifasından önce, neden aday olduğunun sorgulanmasını gerekir. Kongreden genel seçimlerde partiyi başarıya götürecek bir ismin çıkması beklenirdi. Ancak Sayın Akın, partiyi ele geçirerek üyelerle, delegelerle var olan sorunlarını aşabileceğini düşündü. Toplamda kayıtlı 600 delegenin 160’ının oyuyla il başkanı oldu. Harun Akın istifa ederek ne elde etti? Adaylarımızı Genel Merkez’imiz belirlerse milletvekilliği adaylığında il başkanı olmasının bir avantajı olmadığını görüyoruz. Diğer bir taraftan, kişisel bir hırs yansıması olarak görülen 39 günlük il başkanlığı süreci sonunda, üyelerimizin kendisine sıcak bakmadığını ve önseçime karar verilirse bir avantaj elde edemeyeceğini düşünüyorum.

Ayrıca Harun Bey’in il başkanlığından istifa etmesine rağmen mülkiyet sorununun çözümü için kurulan komisyonun başında kalarak partiyi bu yolla yönetme düşüncesi içinde olduğunu görüyoruz. İl çatısı altında kurulan komisyonların mevcut il başkanına bağlı olarak çalışması gerekir. Bu durum diğer aday adayı olacak isimler için haksız rekabet ortamı doğurmaktadır. Bana göre, il başkanlığından istifa ettiği için komisyon başkanlığından da çekilmesi gerekir. Bütün görevlerini vekaleten il başkanlığını yürüten Ertuğrul Koltuk’a devretmelidir. Partide ortaya çıkan her türlü gelişmeyi kendimize çıkar sağlayacak yönde kullanmaya kalkarsak, fırsat olarak görürsek o zaman üyelerce partililiğimiz sorgulanır.

ÖZDEMİR: Geçen hafta Halkın Sesi’nde yayınlanan naylon üye iddiaları için ne söyleyeceksiniz? Bu üyeler seçimi direkt olarak etkiler mi?

SARIAL: Bizim de yaptığımız incelemeler sonucunda Zonguldak toplamında Ekim, Aralık ayları arasında toplamda bin 100 üye artışı olduğu görülüyor. Bu üyelerin bir kısmının Merkez İlçe aracılığıyla 7-8-9-10 Aralık tarihlerinde üye kayıt kampanyası şeklinde partiye kazandırıldığı bilgisini aldık. Hepsinin aynı kişi ya da gruba destek vereceği söylenemez. Örneğin Kilimli, Çatalağzı, Çaycuma’da belediye başkanlığı AKP’den CHP’ye geçti. Yeni dönemde CHP’li belediyelerde işe girme umuduyla 300-400 kadar genç arkadaşımızın partimize üye olduğunu biliyorum. İnternet üzerinden bağımsız olarak üye olanlar da var. Her şeye rağmen ben CHP üyelerinin partinin başarısını hedef alarak en doğru adayı seçeceğine inanıyorum. Kaldı ki biz bütün üyelerimizi takibe alacağız. Konuşup ikna ederek destek isteyeceğiz. Bu kadar da iddialıyız.

ÖZDEMİR: Size göre CHP’nin uzun yıllardır 2 milletvekili çıtasını aşamayışının sebebi neydi? Kırsalda CHP neden yok?

SARIAL: Seçilen yönetim kurullarımızın, Zonguldak’ın her coğrafyasında, seçimden seçime değil 4 yıl boyunca seçmenlerle buluşması gerekir. Oysa böyle bir çalışma yürütülmedi. Parti yönetimleri daha çok bayramdan seyrana köylere gitti. Bunda Genel Merkez’in de sorumluluğu var. Parti yönetimleri yeteri kadar denetlemiyor. Bir seçim bittikten hemen sonra dört yıl sonra yapılacak seçime kadar her köye her mahalleye gidilip seçmenle diyalog kurulması gerekir. Seçime üç dört ay kala gidildiğinde seçmen söylenenleri samimi bulmuyor.

ÖZDEMİR: Son olarak yaklaşık 10 bin CHP üyesinin oy kullanacağı milletvekilliği aday sıralaması önseçiminde tüm üyelere hitaben bir konuşma yapsaydınız birkaç kelimeyle neler söylerdiniz?

SARIAL: Değerli üyelerimiz,

Ben Zonguldaklıların mesleği olan madencilikten geliyorum. 22 sene yeraltı madenciliği yaptım. Sizlerle ve en yakınlarınızla birlikte yeraltında gazı ve kömür tozunu birlikte soluduk. Sizlere benden daha yakın bir akraba, bir hemşehri aday adayı olduğunu düşünmüyorum. Gerek özel sektör, gerek kamu madenciliği sorunlarını içinden gelen bir mühendis olarak biliyorum. Çözümü de hep birlikte ortaya koyacağız.

Halkın Sesi aracılığıyla tüm okur ve CHP üyelerimize saygılar sunuyorum.