Bu işin en zor yanı kendinle yüzleşmek…
Haber, hata affetmiyor…
Bazen istemeden başkalarının canını yakabiliyorsunuz…
Bunu tüm kalbimle söylüyorum…
Haberin yasal sonuçları, gelen küfürlü mesajlar, gazeteye yönelik fiziki tehditler umurumda bile değil…
Ama evinde boğazı kesilerek öldürülen 22 yaşındaki Necla Sağlam’ın erkek arkadaşı ilgili yaptığımız haberin ardından gelen haklı tepkiler karşısında boynumuz kıldan ince…
Her ne kadar yapılan haberde gözaltına alınan genç kızın sevgilisi için “katil” olduğuna dair kesin bir hüküm cümlesi olmasa da, internet sitemizde yer alan “Önce öldürdü, sonra gözyaşı mı döktü” başlığının maksadını aşan bir ifade olduğunu kabul ediyor, istemeden de olsa üzdüğümüz genç arkadaşımızdan özür diliyorum.
Kim bilir… Katil o çıksa bile…
“Her suçlu suçu sabit olana kadar masumdur”
***
Zonguldak son bir haftadır aynı soruyu soruyor…
Katil kim?
Kentin göbeğinde, onlarca güvenlik kamerası ve mobese kamerası olan bir mevkide, polis merkezine 100 metre mesafede yaşanan cinayeti ek gözaltı süresi alınmasına rağmen çözemeyeceksiniz…
Ama Halkın Sesi, kolluk kuvvetlerini tetiklemek maksadıyla, “Müge Anlı gelse çözerdi!” diye başlık atınca bize diş bileyeceksiniz…
Adana’da yaşamıyoruz ki, 3 günde bir cinayet olsun…
Ayda yılda bir faili meçhul cinayet oluyor…
Onu da polis çözemiyor…
Benim hatırladığım kadarıyla yakın tarihte, Rüzgarlı’daki bakkalda işlenen Acıman Cinayeti, Bahçelievler’de Emniyet Müdürlüğü’ne 200 metre mesafede işlenen Efes Pilsen Müdürü cinayeti, Kırat’taki taksici cinayeti hala emniyetin tozlu arşivlerinde bekliyor… Korkarım, Necla’nın katil ya da katilleri de sır olarak kalacak, cinayet dosyası tıpkı diğer faili meçhul cinayetler gibi tozlu raflarda küflenecek!
Keskin kulaklarıyla nam salan Polis Müdürümüz Osman Ak’ın yerinde olsam ne kendim ne de emrimde çalışan amirinden memuruna hiç kimseyi uyutmam özel bir ekip kurarak çözerim bu cinayeti…
Katilin aramızda elini kolunu sallaya sallaya dolaşması, eminim bizim kadar onu da rahatsız ediyordur…
Ama teknolojinin bu denli ilerlediği, kriminalin çığır açtığı bir dönemde şehre geleli 8 ay gibi kısa süre olmuş, dar bir sosyal çevreye sahip genç bir kızın katilini bulamamak polis adına bir ayıptır…
Korku filmlerine senaryo olacak kadar karmaşık bir cinayetin detayları sorgularken bazen ilginç detaylarla karşılaşıyor insan…
Necla Sağlam, babasından şiddet görmüş, anne ve babası arsında yaşanan kavgalar nedeniyle yetiştirme yurtlarında aile sevgisinden yoksun büyümüş binlerce çocuktan sadece biri…
Cinayetin ardından herkesin kafasında bir senaryo gelişti… Kimi aşk cinayeti dedi… Kimi kıskançlık… Kimi de gözaltına alınan 3 zanlı dışında başka ihtimaller olabileceğini söyledi…
Rakamlarla aram iyi olmadığı için uğruna da uğursuzluğuna da inanmam ama…
Boğazı kesilerek öldürülen Necla’nın katledildiği apartmanda kaç numaralı dairede yaşadığını öğrenince “Necla doğuştan şanssızmış” dedim içimden…
“13” numara!