AMASTRİS CAZİBESİ

Barakada ölü bulundu!

İşte o yazı: 
Turistler Batı Karadeniz'de Amasra'yı tercih ediyor. Yılda binlerce turist Amasra'ya akın ediyor. Amasra Bodrum ile karşılaştırılıyor.
Bunun nedenini hiç düşündünüz mü? Eski Zonguldak ilçesi olan Amasra aslında oldukça ufak bir ilçe. Sahili kısıtlı. Peki turistleri ne cezbediyor?
Amasra'nın hikayesi var. Az buçuk okuyan ,araştıran, bu ilçenin Antik döneme dayanan hikayesini bilir ve hikaye son derece cazip gelir. Amasra dünyada devlet kuran ilk kadının yarattığı bir şehirdir. Perslerin hakim olduğu Batı Karadeniz topraklarına bir süre sonra Makedonlar istila ediyor. Büyük İskender öldüğünde ise güç savaşları başlıyor. İskender'in komutanlarının hepsine İskender deniyor. Amastris ilk evliliğini bu İskenderlerden biri ile yapıyor. Kraterus ile evliliği kısa sürüyor. Ardından Ereğli'de bir Tiran olan yaşlı Diyonsiyos ile evleniyor. Üçüncü evliliğini de yine bir başka İskender Lysimakhos ile yapıyor...
Bu üç evliliğini aslında zorunlu olarak , gücü elinde tutmak için gerçekleştiriyor. Amastris savaşçı amazon bir kadın özelliğinde değil .Ama yine de askerleri kontrol eden bir kadın. Onlara liderlik yapıyor. 
Sadece cazibesini kullanmıyor, aklını ve yeteneklerini de kullanıyor. Eğitimli, bölgede yaşayan insanların inancını yaşatıyor, Kendisi Zerdüşt inancına sahip olsa da Yunan mitoloji inancını iyi biliyor. Bölgenin hakim dili Yunan dilini öğreniyor. Halk ile aynı dili kullanıyor 
Oldukça akıllı ,oldukça inatçı ve cesur olan bu kadın, ne yapıp ediyor ; yönettiği toprakları koruyor. 
AMASTRİS BU GÜCÜ CAZİBESİNDEN ALIYOR
Makedon komutanlar , İskender'in mirasını paylaşamamasından ötürü ,kanlı savaşlar yapıldığı esnada ; Sesamos'a (Amasra) devlet kuruyor ve kendini kraliçe ilan ediyor. Düşünün; bunca komutanın ve orduların yanında hangi asker , halk; bir kadının ardına sığınır ?  Kim onun yönettiği şehirde yaşar ? Bunun tek nedeni var.  Amastris’in özellikle ayrıldığı son eşi, bölgenin hakimi Laysimakhos'un güçünü kullandığını halk biliyor . Lysimakhos, Amastris'ten ayrılıp Mısır hükümdarının kızı Arsinoe ile evlenmesine rağmen, Batı Karadeniz'de devlet kuran Amastris'in koruyucusu olmuştur. Bu nedenle ne Bithyniler ne de Herakleialar Amastris'e dokunabilmişti.  Amastris bu kadar güzel ve akıllı olmasa bütün bunları yapabilir miydi ?  Amastris’in ne kadar akıllı bir kadın olduğunu, kurduğu şehrin özelliklerinde de görüyoruz. İlk adı Sesamos olan bu yer aslında bir susam tarlası idi. Sesamos eski Yunan dilinde “susam” anlamına geldiği ve günümüze kadar taşınarak Türkçeye de yerleştiği söylenir. Kente iki liman yapan Amastris , bu limanlardan sadece susam değil ; fındık yağı ve tuna balığı ihraç eden önemli bir ticaret limanı kurdu. 
TUNA BALIĞI ASLINDA TON BALIĞIDIR
Tuna balığı aslında Ton balığıdır. Karadeniz balığı olmamasına rağmen tarihte yer veriliyor. Chersonesus kıyısına gemiler yollamaktadır. Kırım Yarımadasında olan bu şehir ile ticaret yapmaktadır. Artık Karadeniz'e çıkan bütün ticaret gemileri Kraliçenin şehrine uğramaktadır. Filyos ve Bartın vadisinde yetiştirdikleri susam , günümüzde gevrek simidin de yapılmasına neden olmuş mudur bilinmez ama susam önemli gelir kaynağıdır. Şehirde daha o zaman bile Ihlamur, şimşir, ceviz, kiraz gibi ağaçlardan yapılma eşyalar, kehribardan takılar yapılmaktaydı.  Zaten bu başarısı yüzünden , Ereğli tahtında bulunan iki oğlu tarafından , kıskanılarak öldürülmüştü. İki oğlu da Amastris'in 3. eşi ve koruyucusu Lysimakhos tarafından öldürülmüştür. Lysimakhos koruduğu Amastris’in öldürüldüğünü duyduğunda bizzat Ereğli'ye gelerek şehri yakıp yıkmıştır. Amastris cazibeli bir kadın idi. Kendisi gibi cazibeli bir şehir kurdu. Bugün bu cazibe turistleri Amasra'ya çekiyor. Her ne kadar Amasra'da bu pek dikkate alınması da , şehirlerin hikayesine artık her yerden ulaşılabiliniyor. Turizm, hikayesi olan şehirlerde yaşanıyor. Amasra’nın cazibesi , Amastris’in cazibesi . Amasra’ya aslında kadın eli değmiş.