Adamı tanımasam kendimden şüphe edeceğim...
Meğer ne namuslu adammış da günahını almışız...
Bu memlekette ticaret yapan herkes Davut Acar'ı iyi tanır!
Halkın Sesi'ni kurduğumuz ilk yıllarda ortak olduğumuz dönemde bize attığı kazığın ceremesini hala çekiyoruz...
Şirket ortağı yetkisini kullanarak Halkın Sesi'ni tek bir fatura olmaksızın aile şirketine 2 milyon lira borçlandıran Davut Acar, bu sayede ortaklık payını alıp çıkmasına rağmen tam 7 yıl boyunca adeta iliğimizi sömürdü...
Utanmadan sıkılmadan ayda ortalama 15-20 bin lirayı bir damla ter dökmeden cebine indiren Acar Ailesi soranlara da bin bir türlü yalan söyledi...
Ortak olduğumuz dönemde gazete üzerinden yerel yönetimlerden ve kamudan iş almamız için psikolojik baskı yapan Acar, bizden ve medya sektöründe aradığı kaymaklı işleri bulamayınca mızıkçılık yapıp oyunu bozdu...
Halkın Sesi'nin ardından Çaycuma'ya da gazete açan Acar, orada da işi eline yüzüne bulaştırınca arkasında bıraktığı onlarca mağdurla sektörden çekildi....
Bunu tüm kalbimle söylüyorum Davut Acar, bize yaptığını size yapsaydı çiğ çiğ yerdiniz.
Ama yaşadığımız ve halen devam eden tüm olumsuzluklara rağmen sabır etmeye devam edeceğiz... Ama Davut Acar zannetmesin ki bu film burada biter!
Ortaklığı sırasında söylediği bir söz, Davut Acar'ın felsefesini özetlemeye yetiyordu bizim için:
"Ağzı olan yer"
Belki de Acar'ın işkembesi bu yüzden büyüktür kim bilir?
Dün Halkın Sesi'nin manşetinde ki haber Davut Acar'ı zıplatmış olacak ki, soluğu Elmas TV'nin canlı yayınında almış...
Canlı yayını yapan arkadaş, "Ne şiş yansın ne kebap" gazeteciliğinin son örneği olarak Acar'ın salvolarını havada kalan "kıvrak" sorularla geçiştiriyor!
Acar'ın Demirlere "alt kiracı" formülüyle verdiği alan, Zonguldak Belediyesi’nin yani bu halkın arazisi...
Atilla arkadaşımız Acar'a "Sen kimin malını kime satıyorsun?" diye soracağına mıyır mıyır ürkek cevaplar vererek zor soruları geçiştiriyor.
Demiyor ki, "Davut Bey, kiracılarınızla yaptığınız ikinci sözleşmeyi adam nal gibi manşete koymuş. Bu nasıl oluyor? Belediyeye ve maliyeye eksik gelir beyan ederek kamuya dolandırmışsınız"
Acar, Pusula'dan Ali Rıza Tığ'a ve bana lanet okuyor, "ispat etmeyen şerefsizdir" diyor, Atilla efendi "Bu manşette ki belgeyi nasıl açıklayacaksınız" demiyor, diyemiyor!
"Sözleşmenin gereğini yaptım" demekle yetinen Acar ve o araziyi gasp eden yeni sahipleri bilsin ki, "başaramayacaksınız"
Elmas TV'deki canlı yayında14 dakika boyunca Acar, tek bir doğru söyledi:
"Yazılanlar doğruysa devletin savcıları neden gereğini yapmıyor"
Evet, zurnanın zırt dediği yer burası...
Eee şimdi farz edelim siz Cumhuriyet Savcısısınız... Söz konusu arazinin Demirlere geçtiğini medyadan okuyorsunuz...
Ve aynı Demir Ailesi hemen hemen her gün AKP Zonguldak Milletvekili Hüseyin Özbakır ile boy boy fotoğraf veriyor, çorba içiyor, yedikleri içtikleri ayrı gitmiyor...
Hadi gel de bu haberi ihbar kabul et...
Hadi gel de yasayı uygula...
Belediye Başkanı Muharrem Akdemir mi?
Onu zaten kale alan bile yok!
Galiba haklısın Davut efendi...
Ağzı olan yiyor!