Pusula TV’de: Başkan Muharrem Akdemir için ‘sinek ikili’ oldu demiştim.
‘CHP grubundan’ geçirdiği bir konu (Devrek minibüslerine, terminal de yer verme), Belediye Meclisinde kendi arkadaşlarına takılıp, reddedilmişti.
Geçen gün, Belediye üst yöneticileriyle, öğlen tatili turu atarken, Başkan Akdemir’e denk geldik Gazipaşa da…. ‘Sinek ikili’ benzetmesi çok hoşuna gitmiş. Epeyce gülüştük.
Meraklıları için, Sinek ikili, iskambil de ‘boş kâğıt’ tır.
Geçenlerde, Halkın Sesin de Mustafa Özdemir de ‘Başkan kim’ diye yazınca, belediye binasına, bir daha ‘bu açıdan’ bakayım dedim.
Malum-u âliniz, bir aydır piyasada değilim.
Bir cenaze için, önce Torul / Gümüşhane sonrada Anne-baba ziyareti için Rize’ye gittim.
Kar yolları tıkayınca, ziyaret uzadı.
Ancak, çağdaş teknoloji sayesinde, piyasa’dan kopmadım.
Kar Rize’yi de vurdu. Rize terminaline araç giremedi. Şehrin göbeğinde, 2 metre rakımlı kar tepeleri oluştu. Rizeliler olayı, şehrin seçilmiş ve atanmış yöneticilerinin, İstanbul da bir politikacı yakını düğününe gidişten doğan boşluğa bağladılar.
Zonguldaklıların gücüne gidişin sebebi ise, atanmış ve seçilmiş yöneticilerin tamamı şehirde iken, vatandaşların kar’a teslim olmasıydı.
Düşünebiliyor musunuz? 25 - 30 kepçesi, 200 işçisi olan bir belediye, bırakın mahalle yollarını, ana arterleri açamadı.
Başkan Akdemir’in, internet üzerinden bir videosunu izledim Rize de …
- ‘Kar yağacağını biliyorduk ama, tuz konusu… Böyle buz beklemiyorduk… Tuz ısmarladık, gelecek Konya’dan…’diyordu…
Türkiye’de bu gün; en verimli çalışan kurumlardan biri meteoroloji… Kar geleceğini bir ay önceden açıkladı. Sen önlem alma, eldeki imkânları kullanama… Sonra da ‘tuz - buz’ tekerlemesine karış…
Nihayetinde tuz geldi de, Konya’dan değil, Zonguldak limanından…
Sahi; Sayın Akdemir, Konya’da liman yok bildiğim kadarıyla. Tuz, Konya’dan Zonguldak Limanı’na nasıl geldi?
Gelelim, eldeki kepçe ve işçilerin, ‘kar küreme’ operasyonuna sokulmayışına.
Rize dönüşü Belediyedeki tecrübeli yöneticilere sordum. ‘Bize kimse bir şey demedi’ ki dediler. Yani ‘organize’ zafiyeti…
Belediye de tam bir curcuna var.
Akdemir’in ‘Zonguldaklı vekilleri bir araya getireceğim’ açıklamasına, Twitter ve Face’de ‘sen önce kendi personel ve yöneticilerini bir araya getir’ diye yazmıştım da, birileri gücenmişti.
İşte, Mustafa Özdemir’in tam da ‘Belediye de Başkan kim’ yazısının göbeği.
Bir başkan yardımcısı ‘Belediye’ye ucuz ve kaliteli su projesi’ için açıklama yapıp, Ankara’ya gidiyor. Bir diğeri, ‘Çin işi raylı sistem’ için piyasa(!) yapıyor.
Mal Allah’ın Kul Allah’ın…
Belediye de en çok göze çarpanlar ise, ‘kadrolu bürokrat’ tiplemesiyle birkaç Müteahhit…
Orta da bir yönetim boşluğu olunca, fırsat ‘kaza’ edilir mi?
Elbette, Kent Konseyi’nin şişmanı ‘Yeşil alanı imara açmak’ ister.
Sen istediğin kadar ‘Vizyonla komisyonu elbette karıştırır’ diye açıklama yap.
Bu Vizyonla / komisyon üzerine kitap yazılır valla…
Efendim, ‘eleştiri kolay’ diyeceksiniz.
Hadi, gel de yapma! Basit bir eleştiri Akdemir’e. Hatta, bağlı olduğu Parti CHP’nin yöneticilerine…
Hükümet önünde, eski para 15 milyona mal olmuş bir meydan saati vardı.
Şimdi yerinde yeller esiyor.
Kozlu kavşağında bir ‘fıskiye’ vardı. Sabit Dünya şeklinde…
Hani, ben ‘Dönmeyen dünyanın mucidi’ diye eleştiriyordum, Belediyeyi.
Ne oldu, eski para milyarlara mal olan bu fıskiye?
Hem, hizmet yapamayışını parasızlığa bağla, hem de elindeki parayı böyle har vurup harman savur…
Fıkradaki gibi, deyin ki bana ‘haksızsın’
‘Hiç mi iyi iş yok’ yani? Var elbette.
Meselâ; yeni reklâm tabelaları ihalesi…
Şehrin muhtelif yerlerinde gözünüze çarpan Billboard, mega layt, çift yüzlü vitrin vs…
Önceki firma ile yedi yıl çalışılmış 101 bin lira kazanılmış(!).
Yeni firma (Şehir Işıkları) ile beş yıllık anlaşma yapılmış. 13 kat artışla 900 bin + KDV = 1 milyon 062 bin liraya anlaşılmış. İlan - reklâm vergileriyle bu rakam 1 milyon 300 bin liraya gelir.
Belediye açısından iyi bir iş…
Dahası var. Yeni firma, mevcut ile devam etmeyecek.
Zonguldak’a iki milyon liralık yatırım yapacak. Görev süresi bitince, söküp götürmeyeceği…
Beş kişilik ekip ve ofis dışında… Görünen o ki, elbette para kazanacak. Ancak, yayılma stratejisi içinde, bir prestij hamlesi bu…
Yatırım demişken… Sayın Akdemir’e on puanlık bir uzman sorusu daha çıktı…
‘Yahu, hem İYİ diyorsun, hem de yine ara da kaptırıyorsun’ diyorsunuz biliyorum.
Gül dikensiz olur mu hiç? )))
-‘Sayın Akdemir, bundan önce belediye ile çalışan firma, görevi bitince ‘devir- teslim’ de size ne bıraktı?
Devam edelim…
Zonguldak, eldeki imkânlarını iyi değerlendiremeyen, çift maaşlı bürokratlarıyla ünlü bir şehir… Bizim ‘Vekil’, fotoğrafları çekip, Ankara’ya götüreceğini söylemişti ya, seçim öncesi…
İki fotoğraf daha ekleyeyim, katalog’a…
Birincisi, liman içindeki Tren Ferisi iskelesi… Erdemir’in malzemeleri için kurulmuştu. Zonguldak için, ‘altın yumurtlayan tavuk’ olacaktı, güya…
Erdemir’in çıkarı bitti, feri gitti. Bize, iskelesi ile gerisi kaldı…
Laf ola beri gele…
Kimi derisini severmiş, kimi gerisini… Yanlış anlaşılmasın. Tavuk’tan bahsediyorum… ‘Gerisini’ sevene ‘afiyet olsun’ da, bu “iskele’den gerisi” işi ne olacak?
Ne konunun tadı, ne de görüntüsü hiç hoş değil yani!
Lâf iskele ve limandan açılmışken…
Konu Başta Zonguldak Belediyesi olmak üzere, tüm şehri ilgilendiriyor.
Bilindiği gibi, Kardemir: Zonguldak Limanı ve Eren Limanından, yıl da 3 milyon 500 bin ton civarından malzeme çekiyor, demiryolu ve karayolu ile…
Liman içindeki kapalı alanları ruhsatsız yani izinsiz kullandığı söyleniyor… O ayrı bir konu.
Yolları bozuyor, havayı kirletiyor, trafiği allak- bullak ediyor ve gürültü çıkartıyor.
Bunun ceremesi yok mu?
Aldığım duyumlara göre, yıl da 80 bin lira (!)ödüyormuş Zonguldak Belediyesi’ne.
Yaptığı eziyet’i karşılamasa da, 1. 5 milyon liradan aşağı ödememesi lazım bana göre.
İki ay önce, zabıta, Kardemir’e ceza yazmaya kalkınca ‘piyasa’ karışmış… Zonguldak Belediyesinde, zabıta’nın bağlı olduğu ‘Birim amiri’ aniden değiştirilmişti.
Gözlemciler, “Kardemir’in işi bitip gittiğinde, yine biz ‘sap’ gibi ortada kalacağız” diyor.
Erdemir’in ‘tren ferisi’nde olduğu gibi…
SONUÇ:
Zonguldak Belediyesi iyi yönetilmiyor.
Aslında ‘iyi yönetilmek’ için her şey var. Helva hesabı. Un, şeker ve su… Yoğuracak adam lazım. Bunu Başkan Akdemir beceremiyor.
Bağlı olduğu siyasi parti, CHP’mi?
Cumhuriyetten bu yana, tam 93 yıl geçti…
65 yıldır, yeni yıla muhalefette giriyor CHP.
Diğer bir deyimle, tam yedi kere seçimlerden yenilgi ile çıkmış birini (Kemal Kılıçdaroğlu) yine, hem de rakipsiz Genel Başkan seçtirme mutluluğunu yaşıyor…
Zonguldak, çift maaşlı bürokratların hüküm sürdüğü, çektiği fotoğrafları Ankara’ya getirecek Vekilden umut bekleyen bir şehir…
Kimine göre, Umut’un Başkenti, kimine göre ‘ölümün ağzı’, kimine göre ‘iki katlı’, kimine göre ‘Merdivenli Şehir’…
Bana göre, yine ‘629 Adımlık şehir’