“Ben de köşeyi dönmek istiyorum”

Abone Ol
Çevremde en çok duyduğum sözlerden birisi “Ben de köşeyi dönmek istiyorum” lafıdır. Bunca yıldır kısa sürede köşeyi dönene de rastlamadım. 
Fikrimce, üretmeden, çalışmadan, ter dökmeden varlıklı olmak pek mümkün değildir. Arada bir spekülasyonla, devalüasyonla, vurgunla zengin olanlara rastlanır. Ama bunlar servetlerini yönetme bilgisinden (finansal okur-yazarlık) uzak olduklarından ve de şımardıklarından kısa sürede sıfırı tüketirler.  
Türkiye’nin yer aldığı coğrafya ekonomik, politik, toplumsal risklere çok açık dairesi içinde yer almaktadır. Yani 'coğrafyamız kaderimizi' belirlemektedir. 1945’ten sonraki yeni dünya düzeninde(?), yani son 75 yılda ülkenin atlattığı badirelere bir bakın. Bu kadar çok darbe, muhtıra, seçim, deprem, salgın, terör başka hangi ülkede var? Risklerin çok olduğu topraklarda da ekonomik krizler, devalüasyonlar, iflaslar, sermayedeki el değiştirmeler daha çok olmaktadır.  
Ayrıca, sürekli olarak hesapta olmayan durumların ortaya çıktığı ülkelerde döviz, altın, gümüş, petrol, faiz, enflasyon, hisse senedi fiyatlarının nerelere sıçrayıp, nerelere düşebileceğini öngörmek de oldukça zor bir iştir. 
“Döviz ve altın en güvenli yatırım aracıdır” diyenler 2-3 aydır sus-pus oldular. Zira yüzde 30-40 oranında zarar ettiler. “Pay senetleri almak kumardır” diyenler ise son 1-2 yıldır İstanbul Borsasının (BİST) kapısından ayrılmaz oldu. 2021 yılı itibariyle 2 milyon 100 bin kişi şirketlerin hisse senetlerine para yatırıyor. Hisse senetlerinden oluşan A tipi yatırım fonlarını seçenler de epey arttı. 
KRİPTO PARA, VİOP, FOREX piyasalarına kaç kişinin para yatırdığını ise net olarak bilen yok. Özellikle, 5000 adet civarı sanal (kripto) paranın alınıp-satıldığı piyasa tamamen “mevzuat dışı” ve “kumarhane mantığıyla” ilerlemeye devam ediyor. Yakın gelecekte yüzbinlerce kişinin kripto para piyasasında iflas ettiğini görebiliriz.
Sadede gelirsem, döviz, altın, gümüş, pay senedi, faiz, VİOP, FOREX, KRİPTO PARA piyasalarında tasarruflarınızı değerlendirmek istiyorsanız mutlaka finansal okur-yazar olmalısınız. 
Dilekçe bile yazamıyorsanız, interneti kullanamıyorsanız, günlük olarak gazete okumuyorsanız, ömrünüzde 100 kitaba bile el sürmediyseniz hiçbir yatırım aracından kazanç elde edemezsiniz. Her zaman ters köşeye yatarsınız. Ayılara, kurtlara, spekülatörlere, manipülatörlere, bankerlere, tefecilere yem olursunuz.
“Bilgi güçtür.” Bilgili insanları kolayca alt etmek, saf dışı bırakmak mümkün değildir. Bir miktar birikiminiz varsa rastgele yatırım yapmayınız. Ekonomi (finans) bilgisi veren kaynakları okuyunuz ya da bu konularda eğitim almış olanlara danışınız.
TV, radyo, Youtube, Instagram, Twitter, Telegram ve e-posta, gibi mecralardan sizlere akıl veren kişilerin yüzde 99’u kötü niyetli, dolandırıcı, menfaatçi, soyguncu, manipülatör, spekülatör, kukla insanlardır. 
Çıkar odakları sizin sürekli enstrüman (yatırım aracı) değiştirmenizi isterler. Yani sürekli al-sat yapmanızı önerirler. Bunu yaptığınızda devamlı komisyon ödersiniz. 
Her türlü finansal işlemde (döviz, altın, gümüş, döviz, forex, kripto para, hisse senedi vb.) bir miktar komisyon (hizmet bedeli) verirsiniz. Bu paralar size ufak gibi görünebilir ama uzun vadede büyük meblağlara dönüşür…
Özet: Temel bilginiz, araştırma, okuma isteğiniz yoksa her türlü yatırım enstrümanında kaybeder ya da çok düşük kazançlara maruz kalırsınız. Çevrenizde finans bilgisi olan kişi yoksa spekülatif, çok dalgalı hareket eden yatırım araçlarından (KRİPTO PARA, VİOP, FOREX, pay senedi) uzak durunuz. Varlığınız kısa sürede yok olabilir. Web sitelerindeki sahte, pembe yalan reklamlara da inanmayınız.