Bowling

Abone Ol

10 bilemedin 12 yıl önceydi. İstanbul’ da Zonguldak’ lı bir arkadaşımla birlikte kalıyoruz. Zonguldak’ dan dan birkaç arkadaşı İstanbul’ a gezmeye gelmişti. Malumunuz İstanbul, Ankara gibi şehirlerde biz gurbetçilerin misafiri bol olur. Lafı uzatmayın. Gençler ile vakit geçirirken o dönemlerin gözde AVM'si Profilo AVM’ ye gittik. Birkaç defa eve yakın olması sebebiyle Bowling oynamışlığım vardı. Gençlik hayali, iddiaya tutuştuk. Günün sonunda kaybettik. Meğer gençler her hafta sonu bowling oynamaya yanılmıyorsam Ereğli’ ye gidiyormuş. Börek ve baklava cezamız oldu derken, önemli bir hayat dersi de almış oldum. Kimseyi göründüğü gibi kabul etme, kimseyi küçük görme ve asla bilmediğin bir işte biliyormuş gibi yapma. İşte gençlere bu üç durumu tavsiye olarak bırakmak istedim, yaşanılan tecrübemden.

Sonra ne oldu?

Elbette bu üç durumdan ders aldım ama bu oyunu daha doğrusu sonradan idrak ettiğim bu sporu öğrenmeye karar verdim. Biraz araştırma ile Bowling’in ata sporu Bocce ile tanıştım. Hani bu Antalya’ da tatil bölgelerinde metal elma büyüklüğünde toplarla oynanan oyun. Sadece el yeteneği değil, stratejide barındıran bir oyun, oynadıkça sevdim ve lisansını aldım. O dönem çalıştığım GSM operatöründe bir turnuvada temsil etmişliğim var.

Elbette bu durum kesmedi ve Bowling öğrenmeye ama işe matematiğinden başlamam gerektiğini karar verdim. Haftada 1, 2, 3, 4 derken neredeyse her gün iş çıkışı, bazen yemek arası oyun oynamaya gidiyorduk. Her gün farklı teknikler öğreniyorduk ancak internet ve salonda kendimizi bir yere kadar geliştirebileceğimizi bildiğim için oyunun üstatlarını araştırdım.

Ankara’ da milli takım oyuncusu ve sonrasında milli takımlar antrenörü Habib Doğan ile irtibat sağladık. Hem kendisi ile irtibat sağladığım hem de aracı olan diğer sporcu arkadaşlar ile tanışma ve birlikte oyun oynama, oyunun kurallarını ve işin inceliklerini anlama şansını yakaladım. Lafın gelişi şans diyorum, istemek, azmetmek, sınırları zorlamak gerekiyor. Yoksa yolda karşılaşmıştık.

Bowling’ de bilmeniz gereken iki ana kural var.

1) Atış çizgisini ihlal etmemek,

2) Lobutları mümkün mertebe devirmek

Oyun için 2 kural ancak kazanmak için ana kurallar dışında altın kural öğütler vardır.

- Oyun oynarken asla cepli bir alt kıyafet giyinmemek

- Oyun ayakkabılarının oyuna özel ( sol alt ayakkabı kayar özellikteyken sağ ayakkabı fren yapan tabana sahiptir)

- Oyun sahası (lane) farklı oyun tiplerine göre farklı kalınlık ve uzunlukta yağlanır, buna karşı oyun atışı ve topu seçilmeli

- Turnuvalarda saha farklı alanlarda yağlama olacağından Bowling topuda özel olmalı; topun içinde çekirdekli bir yapı mevcut, sayısı dahi oyuncuya göre değişir bununda sebebi oyuncunun atışlarda kendine özel kavis ya da falso yapabilmesine olanak sağlamasıdır.

- Oyun topu tamamen kişiye özel olmalı, bu sebeple top kullanıcının atışına bakılarak seçilir ve delinir. Yani marketten bowling topu alınmaz.

- Parmaklar profesyonel atışlarda oyun süresince şişer, bu sebeple top delikleri maksimum parmağınızın şişliğine göre delinir. Parmak oyun başında bantlanır, şiştikçe bantlar sökülür, yani oyuna başlamadan oyun sonunda nasıl bir fiziki durumda olacağınızı hesaplamanız gerekiyor.

- Oyuncunun el havlusu hatta oyun topunun belirli bir ısısı olmalı. Onunda araç gereçleri var.

- Zımpara, makas, topun yağını almak için ayrı bir özel bez.

- 3 adım kuralı ve daha birçok altın kurallar.

Her AVM’ de artık bir Bowling salonu var, lobutları devirdikçe stres atıyor ve keyif alıyoruz. Ancak aslında oynadığımız oyun Bowling değilmiş bunu öğrendikçe anlıyorsunuz. Peki, sorum bowling oynamayı seven ve sık sık giden arkadaşlara. Kaçınız bu kuralları, bu incelikleri öğrenmek için girişimde bulundunuz ya da en kötü araştırdınız?

Elbette her hobimizde profesyonel olmak gerekmiyor ancak bugün keyif aldığımız bir hobimizi yarın işimizi, eğitimimizi, kuralları bu dikkat ile araştırmak, sorgulamak, öğrenmek çok daha yapıcı, faydalı ve günün sonunda keyifli olmaz mı? Bunu lütfen bir düşünün.

Ne yazık ki, ülkemizin Gençlik ve Spor Bakanlığı var ancak gelir adaletsizliği gibi sosyal hayatında adaletsizliği taban yapmış durumda. Spor sevdirmek, sporcu yetiştirmek, ülke tanıtımı ve prestijini el üstünde tutmak bakanlığın asli görevi. Umarım bir gün bu kazanımları 81 vilayet ve her ilçede sağlamak için adımlar atılır.

Bowling bir örnekti, benim hayatımda iyide bir yere sahip. Hatta ticari olarak ülkemizde girişimci bekleyen ( top, lobut, kıyafet, 40'a yakın ek malzeme) üretimi yapacak girişimci bekleyen bir sektör konumunda. 5 yıl önce bir proje ile bunu sunmuş, beğeni almış ancak ülke şartları gereği adım atamamış biri olarak hala potansiyeli gördüğümü de ayrıca iletmek isterim. En azından kıyafetleri ( Bowling, Golf vb. sporlar için) üretimi yapmak isteyen Zonguldaklı girişimcilerinde dikkatine olsun.

Yazıyı bitirmeden Atatürk Cumhuriyetinin gençleri, kızları, kadınlarımız, filenin sultanları bizleri onurlandırdı, gururlandırdı. Hepsinin enerjisini, neşesini, emeklerini tebrik ederim. TV’ de görünmese de biz yenileyelim

“ İzmir’ in Dağlarında Çiçekler Açar…..

…………Yaşa, Mustafa Kemal Paşa Yaşa”

Sevgi ve saygılar.