Çaycuma Mayıs ayında iki önemli etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Birincisi, ilki geçen yıl yapılan “Buluşma”da kararlaştırılan 6-7 Mayıs tarihlerindeki “Çaycuma Buluşması”, diğeri; Zonguldak Kültür ve Eğitim Vakfı, TEMA İl Temsilciliği, Zonguldak Çevre Koruma Derneği iş ve güçbirliği ile düzenlenen “Ekonomik ve Ekolojik Sürdürülebilirlik Açıdan Filyos Vadisi Projesi” sempozyumu.
Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı’nın öncülüğü ile geçen yıl başlatılan “Çaycuma Buluşması” etkinliğinin önümüzdeki yıllarda da düşün-kültür-sanat etkinlikleri ile güçlendirilerek geleneksel duruma getirilmesi bölgemiz için de yararlı olacaktır.
Etkinliği 1.Günü 12.00’de Belediye önünden hareketle Atatürk Anıtı’na çelenk konulacak, sonrasında SEKA Sosyal tesislerine yürünecek. 13.00’de yöresel yemekler yenilecek.14.30’da Antika Eserler, Çaycuma Yöresi El İşçiliği, Çaycuma Değirmenleri Fotoğraf, ve Resim sergileri açılacak. Saat 15.00’de Çaycuma Belediyesi THM Konseri ve Çaycuma Yöresi Halkoyunları gösterisi yapılacak.
15.30’da başlayacak Forum’da “Çaycumalılık ruhu, bilinci ve dayanışmasının güçlendirilmesi” konusu işlenecek. Forum’da Prof.Dr.Erol Köktürk “Çaycuma’ya Uzaklardan Bakış” adıyla bir sunum yapacak.
Bu forumu önemsiyorum. Özellikle Erol Hoca’nın sunumunu da beni heyecanlandırıyor. Forumun geleceğe dönük düşünceler, öneriler açısından yarar getireceğini, yol açıcı olacağını düşünüyorum.
Etkinliğin 2. Günü saat 10.00’da toplanılarak Doç.Dr.Mustafa Eğriboyun’un köyü Akçahatipler’de Köy kahvaltısı ile başlıyacağı, sonra Çevre gezileri ile Bayraktepe’de Hıdırellez kutlamasına katılacağı belirtildi.
Çaycuma şu iki-üç yıldır Belediye Başkanı Bülent Kantarcı’nın çabaları ve çalışmaları ile yörenin ve bölgenin önemli merkezlerinden biri olma yolunda ilerliyor. Bizim gençliğimizin küçük Çaycuma kasabası, şimdi hatıralarda kaldı. Aynı coğrafyada kurulu olduğu halde “şehirciliğe bakış açısı” değişince sanki gelecek için yeni bir Çaycuma kuruluyor hissine kapılıyorsunuz. Bu duyguyu yaşamak bile güzel ve anlamlı. İnsanı gururlandırıyor elbette.
*****
20-21 Mayıs’taki etkinlik ise, Çaycuma Belediyesi Seka Sosyal Tesislerinde yapılacak olan “Ekonomik ve Ekolojik Sürdürülebilirlik Açıdan Filyos Vadisi Projesi” konulu sempozyum. Bu sempozyumda dile getirilecek düşünce, görüş ve önerileri de çok büyük bir merakla bekliyorum desem yeridir.
Çünkü 1964 yılında “Zonguldak Ön Planı”nı hazırlayan ekibin başı ünlü Şehir Plancısı ve Sosyolog İlhan Tekeli ile birlikte Bölge ile yakından ilgilenen ve değerli çalışmalar üreten bir çok bilim adamı da konuşmacılar arasında. Programı buraya tam olarak yazmak isterdim, ama nasıl olsa dağıtımları yapılır. Kaçırmayın derim..
Ben 1964 yılında İmar İskan Bakanlığı yayınları arasında çıkan “Zonguldak Ön Planı” adlı çalışmayı 1967 yılında Üniversite Bitirme Tezi çalışmalarım sırasında okumuştum ve çok da etkilenmiştim. Zonguldak için gerçekçi bilgiler veriyordu.
Bu açıdan Zonguldak Kültür ve Eğitim Vakfı, TEMA İl Temsilciliği, Zonguldak Çevre Koruma Derneği’ni ayrı ayrı kutluyorum. Bölgemizde politika yapan, politikaya heveslenen kişilerin de bu tür etkinlikleri mutlaka kaçırmamalı diye düşünüyorum. Çünkü, bölge hakkında bilgi alarak, öğrenerek dar ve sığ politik yaklaşımlardan kurtulabilirler. Bölgemizi daha gerçekçi bilgilerle tanımış olurlar, önlerinde yeni düşünce ufukları açılır.
Beni etkileyen diğer yanı da Filyos Vadisi’nin ortasında yer alan bir kentle sıkı bağlarım var. Orada doğup büyümüşüm. Vadi konusu Devrek’i de içine alan Karabük ve Bartın’ı da kapsayan bir coğrafyayı ilgilendiriyor. Politikacılar, seçim zamanlarında önümüze bir harita koyup, yıllarca masal anlattılar.Şu konuşmacıları dinleyip gerçekleri öğrenmenin zamanı gelmedi mi?
*****
Geçmişte Devrek, festivalleri ile bölgemizin adeta bir “kültür penceresi” işlevini görüyordu. Devrek festivalleri baston ve ürün tanıtımı yanında, Türkiye gündemine uygun, değerli bilim-düşün-kültür-politika adamlarımızın katıldığı paneller, kitap imza günleri ve kültürel etkinliklerle ses veriyordu. Sonra bu etkinlikler bilmediğimiz gerekçelerle kaldırıldı. Festival etkinliği “panayır”a dönüştürüldü. Konser ve panayır olmasın mı? Olsun elbette. Onların da müşterisi var. Ama bütün bunlar “Kültür Kenti Devrek” imajının yıkılması, yok edilmesinin gerekçesi olmamalıdır.
Çağdaş bir kent olma yolunda ilerleyen Çaycuma, bölgenin düşünsel, kültürel, sanatsal ve insan olmamıza katkı sağlayan her türlü etkinliğin merkezi olmayı da başaracaktır. Çaycuma kenti, gelecekte çocuklarına çağdaş üniteleri, programları kurulmuş bir kent olarak selam vermelidir diye düşünüyorum.Haydi hayırlısı..