Zonguldak

Faciadan sorumlu terfi aldı... BU NASIL İŞ!

Amasra’da 43 madencinin can verdiği faciada “ihmal” olmadığını savunan Muharrem Kiraz, TTK Genel Müdürü oldu.

Abone Ol

Bartın’ın Amasra ilçesinde 14 Ekim 2022’de meydana gelen patlamada 43 maden işçisi yaşamını yitirmişti.

Facia sonrası 7 kişilik bilirkişi heyetinin hazırladığı 195 sayfalık ön raporda, kazanın nedenleri arasında havalandırmada yaşanan aksaklıklara da dikkat çekilmişti.

O dönemde Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Muharrem Kiraz ise facianın ardından TBMM’de kurulan araştırma komisyonunda bilirkişi raporunu yalanlayıp “2 tane aspiratör var, her ikisi de sağlıklı şekilde çalışıyor. Kanıt ayarı yapılarak devri artırılıp azaltılabilir. Birinde sorun olduğunda diğeri çalışıyor” diyerek havalandırmada sorun olduğunu kabul etmemişti.

Bu açıklamasından kısa süre sonra TTK Yönetim Kurulu’na atanan Kiraz, 28 Haziran 2017 tarihinde vekaleten TTK Genel Müdürlüğü’ne getirilmişti.

Cumhuriyet'ten Cengiz Karagöz'ün haberine göre, Kiraz dün AK Partili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla TTK Genel Müdürlüğü ve Yönetim Kurulu Başkanlığı’na atandı.

'Genel müdürlüğü sorumluluktan kurtarmaya çalışmışlardı'
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Avukat Emre Derviş Aydın, şunları söyledi: “Amasra maden katliamı için kurulan TBMM Araştırma Komisyonu’na TTK Genel Müdürlüğü düzeyinde bürokratlar da katılmış ve madendeki özellikle yatırım gerektiren havalandırma, metan drenajı gibi konularda sorun olmadığını belirterek genel müdürlüğü sorumluluktan kurtarmaya çalışmışlardı. Bu sürecin sonunda komisyona katılan bürokratların kurum içerisinde yükseldiğini gördük. Fakat aynı zamanda gördük ki gerçek onların anlattığından çok farklı. Bilirkişiler Amasra katliamının birincil nedeni olarak havalandırma sorununa işaret etmişlerdi. Katliama dair Bartın Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen yargılama dosyasına giren belgeden 2020 yılında ana nefeslik aspiratörünün mevcut çalışma alanlarını dahi havalandıramadığı ve yenilenmesi gerektiği anlaşılıyor. Müessese yöneticileri ise bu durumu genel müdürlüğe bildirdiklerini fakat harekete geçilmediğini belirtiyorlar.” 

Kaynak: haber.sol.org.tr