Haberin var mı çocuk?
Çıktım Zonguldak’ın ana caddelerine…
Kaldırımlarda ilerliyorum,
Vitrinlere bakıyorum,
Tanıdıklara laf atıyorum…
Yakından bir melodika sesi geliyor, küçük bir kız çocuğu, o saatte okulda olması gereken bir kız çocuğu, buz gibi kaldırım taşarının üstüne oturmuş bir şeyler öttürüp duruyor, anlamsız ve notasız bir şeyler, sözde müzik yapıyor ama müzik ili ilgisi alakası yok, ve önünde bir karton kutu, “boş geçmeyin abiler ablalar” sözleri de ağzından dökülüyor…
İçimden “suç senin değil çocuk” diyorum…
“Suç seni bu hale düşürenlerde…”
Bir yandaki sokakta ise genç bir kadın, kucağında bir bebe…
Gelene geçene avuç açıyor, “bebemin karnı aç” diye yalvarıp vicdan sömürüsü yapıyor…
Kara kaşlı, karagözlü ve gencecik kadının gücü kuvveti yerinde ama çalışmaya niyeti yok, acıyorum, ama o kadına değil, kucağındaki bebeye, ama biliyorum suç onun değil…
Ve ötede 50 metre ileride 3 ya da 4 yaşlarında bir başka çocuk; elinde flüt gibi bir şeyi,o da öttürüyor, o da yandım Allah makamından bir parça söylemeye çalışıyor ama ne dediği anlaşılmıyor, çünkü soğuktan donmuş bedeninde şarkı söyleyecek derman yok…
Sadece şunu anlıyorum peltek peltek konuşmalarından; “açım abi para ver…”
Gördüklerin şaşırtıyor beni, bilemiyorum, belki gerçekten açlar, belki de değil, dilencilik belki sadece amaçları, ama onları bu hale düşürenler var.
Böyle çirkin görüntülerle Zonguldak’ı da rezil eden ve çağdışı bir yerleşim bölgesine çeviren birileri var…
Ve beceriksiz ekonomi politikalarıyla çocukları birer dilenciye dönüştüren birileri de var…
Bunlardan haberin var mı çocuk?
Orada deniz kenarına 30 milyona protokol cami yapılıyor,
Bundan da haberin var mı çocuk?