Futbol takımı yönetmek, bakkal yönetmeye benzemez.
Bunu bilmeyen yoktur.
Fakat her sektörde “nankörlük” diye de bir şey vardır.
40 yıl sırtında taşırsın, biraz yoruldum dinleneyim dersin, neden “dinlendin” diye kötü olursun.
Futbol da böyle, takımın “eze eze” şampiyon olur. Rakiplerine fark atar. Kulüp başkanı, teknik direktör el üstünde tutulur ama ayağın bir tökezlemeye dursun, hemen yaygara başlar ortalık karışır.
Bugün Galatasaray’da yaşananlar da bunun göstergesi. Okan Buruk ve Dursun Özbek geçen sezon el üstünde tutulurken, “iyi gün taraftarı” an itibarıyla hoca ve başkanı yerden yere vuruyor.
Bunlar iyi gün taraftarı, bunlara ne yaparsan yap memnun olmazlar.
Transferler nerede diye her gün sosyal medyada yaygara yaparlar, takım iyiyken ortaya çıkarlar, hatta spor muhabirlerini de eleştirirler.
Muhabirin istihbaratı tutmayınca da yine sosyal medyadan veryansın ederler. Bu muhabiri takipten çıkın derler ama nedense o muhabirin her paylaşımının altında da o kişi ve kişiler vardır.
Uzun lafın kısası sezon bu cuma başlıyor ve Galatasaray bu sezonun da en büyük şampiyonluk adayı.
İyi gün taraftarları Okan Hoca ve Dursun Başkan’la uğraşmaktan vazgeçmeli, takıma destek olmalı…