Kendimi bildim bileli yazıyorum, daha önceleri küçük yazılar şeklindeydi ardından kitaba çevrildi diyen Emel Bodur, “okul sıraların kompozisyon yazarken iyi olduğumu farkettim” dedi.
İLHAM PERİLERİ HEP BENİMLE BİRLİKTE
Kitap yazmanın bilgi birikimli zamanla olduğuna dikkat çeken Yazar Emel Bodur sözlerine şöyle devam etti; “İlk kitabımı yazmak bir senemi aldı ama aslında başlangıcı daha önceleri dayanıyor. İlham perilerim geldiği anda kısa notlar alıyorum ve çoğu birbirinden bağımsız zamanlarda oluyor. Mutfakta iş yaparken, dolaşırken, manzarayı izlerken ilham alıyorum. Ama geceleri daha çok odaklanıyorum çünkü sessiz ve sakin bir ortam oluyor. İlham perilerim genelde benimle birlikteler.
FAZLA KİTLEYE ULAŞIRSAM CESARET EDEBİLİRİM
Diğer yandan bir çok değerli şair var ve onlardan bir tanesi örnek aldığım Cemal Süreyyadır. Hali hazırda yazılmış kitaplar var ama basma konusunda biraz tereddütteyim.İlk kitabımda çok fazla kitleye ulaşamadım açıkçası kendimi duyuramadım. Daha fazla okula ulaştığım zaman belki yeni bir kitap çıkarmaya cesaret edebilirim.
YAZMAK TEK BAŞINA BİR OLAY DEĞİLDİR
Değerli yazarlardan Zülfü Livaneli’ni çok seviyorum. Kitap yazmak için cesaret edemeyen ya da yazmak isteyenlerin içerisinde mutlaka bir tutku vardır. Yazmak tek başına bir olay değildir. Daha çok okumalıdırlar. Çünkü yazarlar en iyi anlatıcılardır. Bu yüzden okumaya devam etmelidirler ve insanların onları keşfetmesini beklememelidirler.”
Aytaç Öztürk
