dostlarım
nasıl olsa öleceksiniz
bunu biliyorsunuz
ölümden korkmayın
korkun yaşamdan
çünkü hesap vereceksiniz
hesap vereceksiniz
vermezseniz hakkını yaşamın
yağmurla karla yağacaksınız
güneşle doğacaksınız
selden kütük kapacaksınız
donmasın diye çocuklar
aldanmayın hoş boş sözlerine
onların
öte dünyalık pozları bu dünyalık
çok konuşuyor en az konuşturan
hapur hupur yiyor en az yediren
bu dünya yalanmış güya
dünya kovanmış yalan talanmış
hırsız değilmiş kovandan bal çalan
ona göre yazmış destanı yazan
ölümden değil
korkun zulümden
öleceksiniz şükürler olsun
çiçek gibi böcek gibi
biraz önce biraz sonra
fark etmez
ölmeden ölmek önemli
ölümü öldürmek yani
tutsak olmadan bilinçsiz bedene
bitirin artık ölüm takıntısını
dinleyin derenin şırıltısını
karlar çözülünce tepeden
hep birlikte dökülün denize
olup balık ya da yelkenli
ufukta yitireceksiniz kederi
mor menekşe olur çıkarsınız belki
delip yumuşayan toprağı
o kutlu an kuzu sesiyle çağırın
dalda tomurcuklanan beni
ölen yok aslında bu dünyada
dönüşen var değişimin kanadında
ekranlardan bir ekran dünya
rolü gelenin renk renk göründüğü
önemli olan o canlı oyunda
rolün vermek hakkını
gönül destanına yazılan silinmez
kuşlar sizi cıvıldar
sular sizi şırıldar
sizi güler çocuklar
ölümden değil korkun zulümden
her gün yeniden doğun gülümden