Dedeman Otelde gerçekleşen iftar programına Saadet Partisi İl Başkanı Burak Erol, Saadet Partisi Merkez İlçe Başkanı İsmail Üstünyer, Parti yönetimi ve üyeler olmak üzere Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Derya Akbıyık, Karaelmas Gazeteciler Derneği Başkan adayı Bahaddin Arı ve gazeteciler yer aldı.
İftar yemeğinin ardından Saadet Partisi Zonguldak İl Başkanı Burak Erol, Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptali ve gözaltına alınması başta olmak üzere Zonguldak ile ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı.
Erol, “Türkiye her geçen gün farklı bir gündemle hareket halinde. Sabah başka bir gündemle uyanıyoruz, akşam yatarken bambaşka bir gündemle karşılaşıyoruz. Fakat vatandaşın gündemi, devletin gündemi ve milletin gündemi birbirinden çok farklı. Şu anda dünyada yönetimler değişiyor. Amerika’da ve başka ülkelerde değişimler yaşandı, sınırlar yeniden çiziliyor, coğrafi anlamda birçok değişiklik yapılıyor. Ancak Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bu gündemlere uyum sağlamak yerine kendi iç meseleleriyle meşgul.” dedi
"23 YILDIR ÜLKEYİ YÖNETEN KİŞİNİN DİPLOMASI TARTIŞILIYOR"
Erol, “23 yıldır ülkeyi yöneten kişinin diploması tartışılıyor, üretmek isteyen kişinin diploması da tartışılıyor. Peki biz bu insanların diplomalarını mı konuşacağız, yoksa Türkiye’nin geleceğini mi tartışacağız? Herkesin diline pelesenk olmuş bir kavram var: ‘hukuk devleti.’ Hukuk devleti herkes için geçerlidir; muhalefet için de, iktidar için de, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar için de.” dedi
"ŞUAN BİR HUKUKİ SÜREÇ YÜRÜTÜLÜYOR "
Ekrem İmamoğlu hakkında konuşan Erol:“Şu an bir hukuki süreç yürütülüyor. Savcıların elinde bir iddia var, iddianameler oldukça kuvvetli. Savcı, delilleri ortaya koyacak, mahkemeye sunacak ve mahkeme bir karar verecek. Suçsuzsa kişi serbest kalacak. Hukuk devleti bunu gerektirir. Ancak daha yargı süreci devam ederken konuyla ilgili finansal yorum yapmak doğru değildir. Masumiyet karinesi esastır; kişiler, suçları ispat edilene kadar masumdur. Ancak muhalefet, bunu iktidarın yaptırdığı bir hamle olarak sunarsa, devletin tarafsızlığı tartışmaya açılır. O yüzden gelişmeleri dikkatle takip etmek gerekir.” dedi.
"DOĞRU BİR YAKLAŞIM DEĞİLDİR "
Erol:"Vali Bey ile CHP arasında yaşanan tartışmaya gelince. Bir bürokratın, hükümet konağının balkonundan ana muhalefet partisi heyetine azarlayıcı bir üslupla konuşması doğru bir hareket değildir. Vali Bey, bu konuda daha farklı bir tutum sergileyebilir, örneğin vali yardımcısını ya da emniyet yetkililerini gönderebilirdi. Ancak CHP’nin de alternatif bir tören düzenlemesi doğru bir yaklaşım değildir. Devletin bir nizamı var, bir tören düzenlenmiş. Katılmak istemiyorsan katılmazsın ama alternatif bir tören yaparak valilik binasının önünü işgal etmek doğru değil.” dedi.
