Ülkenin gündeminde şimdi de öğrenciler için “Uzaktan Eğitim” konusu var…
Milli Eğitim Bakanlığı yeni eğitim öğretim yılının 31 Ağustos tarihi itibari ile uzaktan eğitim şeklinde başlayacağını, yüz yüze eğitime ise 21 Eylül’de geçileceğini duyurdu. Uzaktan eğitim ve yeni normal eğitim dönemlerinde öğrencilerin en verimli şekilde eğitim hayatlarına devam edebilmeleri için de ülke çapında uzmanlar bu onu üstünde yorum yapmaya başladılar.
Küresel salgınla hayatımıza giren uzaktan eğitim ve yeni normal eğitime geçiş süreci öğrencilerin, ailelerin, öğretmenlerin ve okul idarecilerinin günlük yaşam rutinlerinde değişiklikler yaptı.
Bu arada konu üstünde yapılan açıklamalarda da genelde şu konular üstünde görüş birliğine varıldı:
Öğrencilerin bu süreçte verimli bir eğitim alabilmeleri için her aile evde kendi olanakları ölçüsünde çocuğuna uygun fiziksel koşulları sağlamalı. Bu koşulların sağlanması için odanın ders işlenebilecek sessizlikte ve aydınlık olmasına dikkat edilmeli ve odada çocuğun dikkatini dağıtabilecek başka bir hareket veya eşyanın olmamasına özen gösterilmeli. Öğrencilere küçük bir masa, sandalye, yanlarına gerekli olabilecek kırtasiye malzemeleri ders öncesinde hazırlanmalı. Evlerde onlar için adeta küçük bir sınıf ortamı oluşturulmaya çalışılmalı. Çocuğun yüz yüze eğitime devam edercesine ciddiyetle günlük ders kitapları ve gerekli malzemelerini önceden bir çanta içinde veya uygun bir yerde hazırlaması sağlanmalı. Böylece çocuk kendi eşyalarını hazırlama sorumluluğunu almış olur ve yüz yüze eğitime gerçek anlamda geçildiğinde de gerekli alışkanlığı öncesinde edinmiş olur.
Özellikle ilkokul çağındaki çocuklar için varsa yaşça yakın kardeşi aralarında belli bir mesafe bırakarak oturtularak sosyal mesafenin nasıl bırakılacağını evde denemiş ve tecrübe etmiş olmaları sağlanabilir. Çocuklar bu şekilde EBA TV'deki dersleri takip edebilir ve ödevlerini yapabilir. Böylece hem sınıf ortamının sıcaklığı hissedilir hem de yüz yüze eğitime geçildiğinde koşullara aşina olmaları sağlanır.
Çocukların yaşına uygun olarak ortalama yarım saatlik ders planı yapılabilir. EBA TV dışında onar dakikalık teneffüsler yapılarak dört ders saati kadar çalışmaları önerilebilir.
Dersler arasında bağlantılar kurarak dersler keyifli hale getirilmeye çalışılmalı. Örneğin çocuğunuz Türkçe dersinde okuduğu bir metnin resmini yapabilir.
Bu süreci en verimli geçirmenin yollarından biri de öğretmen ile sağlıklı bir iletişim kurulmasıdır. Öğrencinin devam ettiği okulun koşulları ve teknik imkanlar dahilinde öğretmeni ile telefonda veya EBA TV canlı dersler aracılığıyla konuşması, bilmediği soruları beraber çözmeleri, öğretmeninden destek alması önemli.
Hem bu dönemde hem de normal düzene geçildiğinde öğrenmenin en etkili yollarından biri; çocuğun öğrendiklerini, derste anladıklarını kendisi anlatmasıdır. Bu sebeple o gün öğrendiği konuyu anne, baba veya ilgilenebilecek bir kişiye anlatması sağlanmalı ve çocuk sabırla dinlenmeli.
Çocukların derslerden soğumamaları ve zor durumlarda dâhi sorumluluklarını yerine getirebilmeleri için her aile bilinçlenmeli. Bu öneriler neticesinde çocuklar çözüm üretme, kendini yeterli hissetme, sorumluluk alma gibi yönlerini geliştirecektir.