Dün koca şehirde saatlerce su yoktu…
Hani mevsimlerden yaz olsa anlarımda…
Kışın ortasında da olacak iş mi?
Şehir insanını cezalandırmaya kadar giden su krizi bakın aşama aşama nasıl gerçekleşti…
Zonguldak Merkez dahil olmak üzere Kilimli, Çatalağzı ve Kozlu’nun içme suyunu karşılayan Ulutan Barajı, Metropoliten Belediyeler Birliği’ne bağlı.
Birliğin büyük ortağı nüfus itibariyle Zonguldak Belediyesi…
Metropoliten Belediyeler Birliği Başkanı ise Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş…
İşin aslı hiçbir belediye katkı payını düzenli ödemiyor…
Birliğin en büyük gideri elektrik ve personel gideri…
İddiaya göre Birlik Başkanı Ali Bektaş, özellikle son dönemde zaten eksik ödenen katkı paylarıyla elektrik borcunu ödemek yerine personel maaşlarını yatırmayı tercih edince kriz içinden çıkılmaz bir hal aldı…
Şüphesiz kimse Ali Bektaş’ı personel maaşlarını ödediği için suçlayamaz.
Ulutan Barajı’nın şehre su pompalaması için olmazsa olmazı, elektrik enerjisi…
Metropoliten Belediyeler Birliği’nin Enerji Sa’ya olan elektrik borcu ise 800 bin TL…
Dün kriz geçici bir formülle aşıldı ama sorun henüz çözülmüş değil.
Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir 80 bin TL yatırarak sorunu öteledi…
Akşam saatlerinde baraja elektrik enerjisi verilmesinde Vali Ali Kaban’la yapılan görüşme bir hayli etkili oldu…
İddiaya göre Kozlu ve Kilimli Belediye Başkanları telefonlara bile çıkmamış…
Eğer bu doğru değilse çıkar yalanlarlar…
Yok eğer doğruysa çıkar dün mağdur ettikleri 170 bin insandan özür dilerler…
En azından onurlu bir belediye başkanı bunu yapmalıydı!
Öyle ya, her ay düzenli elektrik ve su faturasını ödeyen insanların suçu ne?
Dört başkanı da, oturduğu koltuğa kimse zorla davet etmedi.
Onun için mazeret üretip ağlama lüksleri de yok!
Olayın bir başka boyutu da Enerji Sa’nın tavrı…
Enerji Sa, eğer alacağını tahsil edemiyorsa gitsin adı geçen belediyelere yasal icra takibi yapsın.
İnsanların yaşamsal hakkı olan su ihtiyacını kesmek de ne demek oluyor?
Peki, Anayasal haklarla vatandaşın sağlığını koruma altına alan devlet baba nerede?
Bakın bu satırlar şimdilik size yersiz ve abartı gelebilir.
Lütfen o zaman İsmail Eşref döneminde kuraklık nedeniyle yaşanan su kesintilerini düşünün…
Korkarım ki, soruna kalıcı bir çözüm üretilmezse Necati Cumalı’nın “Susuz yaz” hikayesinin ikincisi önümüzdeki aylarda Zonguldak’ta “Susuz kış” olarak çekilebilir.
Ha bir de özellikle önümüzdeki yerel seçimlerde biri çıkıp bana “Belediye başkanı AKP’den olursa merkezi hükümetten daha çok destek alır” yalanını söylerse bu rezilliği hatırlatırım haberiniz olsun.
Belediye Başkanının iktidarı muhalefeti olmaz kardeşim.
Başkan ya başarılıdır…
Ya da başarısız o kadar!
Bunlar başarısız örnekleri…