TTK- ÇATES -SENDİKA

Abone Ol
Türkiye Taşkömürleri Kurumu (TTK) ile Bereket Enerji (Eski ÇATES) arasındaki kömür pazarlığı sona erdi. Geçen yılsonu itibarıyla sona eren ihale süreci, fiyat konusunda sert çekişmelere sebep oldu.
Dünya Kömür fiyatlarındaki düşme neticesi, Çates 148 liraya aldığı filitrasyon (3.300 cal.) santral ürünü kömüre 77 lira fiyat çekti. TTK, 125 lirada ısrar etti. Çates 116 liraya çıktı ve nihayetinde % 8 artışla(KDV) 125 lira da anlaşma sağlandı.
Anlaşma, iki sanayi kuruluşunun yaşaması ve şehrin geleceği açısından çok önemli.
TTK KÖMÜR ÜRETİMİ
Bilindiği gibi TTK üç çeşit kömür üretiyor. 0-10, Parça ve Santral Ürünü (atık).
0-10 kömürü Demir-Çelikler ve diğer sanayilere(325 bin ton) satıyor.
Parça kömürü Valilikler ve özel piyasaya(75 bin ton) veriyor.
Santral Ürünü(atık) ÇATES’e 460 bin ton veriyor. Çates’in yıllık ihtiyacı 1.500 bin ton.
Bu gün Çatesin 500 bin ton açığı var ve kömür üretilemediği için satılamıyor.
TTK toplam da 861 ton kömür üretiyor, çeşitlerin tamamı satılıyor.
Yani TTK şu an da sıfır stok olarak çalışıyor. Yani satış problemi yok.
Sebepleri arasında, elbette Hükümetin aldığı ‘kendi kömürümüze dönüş’ kararının etkisi büyük.
EY GİDİ GÜNLER
1962 ve 74 yıllarında 5 milyon ton üretimle rekor kırmış TTK. İşçi sayısı 60 bin. Siyaset ve laçkalığın olmadığı yıllar
80’li yıllar üretim 3-3. 5 milyon tona düşmüş. 1990’lı yıllarda 2 milyon ton’a. 2004’yılında bir milyon tonun biraz üzerinde
2015 yılında bir milyon ton altına.
Necip Celal Andel, ne güzel demiş tango’sunun satırlarında.
Geçmiş zaman olur ki/ Hayali Cihan değer
LÂLE DEVRİ
TTK yıllık bir katrilyon zarar ile Türkiye’nin sırtındaki kambur kurumlar arasında gösteriliyor.
Dünya da eşi benzeri olmayan bir diğer kurum Amele Birliği de Zonguldak’ta.
Personelinden çok çift maaşlı yöneticileriyle (15+ 7) tanınan bir Kurum!
TTK’ya dönelim.
Sayıştay denetçi raporları, piyasaya taşan olumsuz kulisler, coğrafi olarak küçülürken idari olarak hantallaşmalar ve tasarrufa yönelik icraattan uzak oluş; hem çalışan hem de bölge insanını olumsuzluğa itiyor.
13 Daire Başkanlığı, 11 sosyal tesis ve yüzlerce lojman…
Lale Devri saltanatı görüntüsünden başka bir şey değil.
AKP iktidara geldiğinde, ‘kurum lojmanları satılacak’ diye hararetli açıklamalar yapmasına rağmen: değil satmak, doğal gaz çekiliyor, manto lama yapılıyor.
Yani, yıllık zarara eklenen kalemler arttırılıyor.
Küçük kiralarla uğraşılırken merkez de 11 tane sosyal tesis Kurum sırtında yük olmayı sürdürüyor.
Dünya’nın hiçbir kurumunda bu kadar Daire Başkanı ve Müdür olmadığı kanaati yaygın.
Bu Daire Başkanlıkları neden birleştirilip azaltılmaz?
Kurum: Fen tetkik denen, halk arasında ‘kızaktaki yöneticilerin yeri’ olarak adlandırılan bu ‘daire’ye; “başkanlıklar ve bunca müdür’ün kömür üretimine katkısı” konulu bir araştırma yaptırmış mıdır?
Kurum’dan böyle bir çalışma duyulmadı.
İktidar yandaşı siyasilerden de ‘tasarruf tedbiri’ imalı söylem de yok eylem de
SENDİKA
Kurum da çalışan işçilerin yetkili Sendikası GMİS’ in (Genel Maden İşçileri Sendikası) ise Kurumda ki tasarrufa yönelik etkili bir anlatımı yok.
Sendika’nın işi, varsa yoksa istihdam. Kuruma 3-5 bin işçi alınması.
2009’da 3 bin işçi alınmış, bazı bölgelerde hazırlık olmadığı için tertip edilememişti. Çalışmadan maaş ödenmiş, işçi yozlaştırılmıştı. İşçi alınmasının birinci derecede faydası sendikaya olacak elbette. Sendika kasası üye aidatı ile dolacak.
Sendika; Şehrin ve Kurumun sorunları konusunda ne çalışanları ne de Maden Havzası yaşayanlarını ikna edici proje geliştiremedi.
Son olarak, Sayın Başbakan’a verildiği öğrenilen dosya içeriği ise ‘SIR’ gibi saklanıyor.
Sayın Başbakan’dan ne istendi? ‘Çalışma saati 37,5 oldu, üretim 2 bin tona düştü. Çalışma saatini 36 yapın üç bin ton’a çıkaralım’ mı dendi?
Zonguldak’ta faaliyet gösteren 19 sektör içinde Madencilik sektörü; istihdam, ödenen vergi, sosyal yardımlara katkı, toplam ithalatta ve ihracatta pay açısından lokomotif düzeyde değil.(Madencilik Sektörünün Zonguldak İlindeki Yeri ve Önemi-BÜ yayını/2016)
Bu konu da bir proje mi sunuldu?
Hangi bölge de kaç işçi ile ‘bir ton kömür kaç liraya mal ediliyor?
Karadon mu verimli, Üzülmez mi? Rapor da bu istatistikler var mı?
TTK kapatılamaz’ sloganı ile ‘algı operasyonu’ artık bayatladı.
Bu dünya da, ‘enerji’ için ülkelerin birbiri üstüne çıktığı(!) ortam da, ‘TTK kapatılacak’ yalanına ‘Madenci’bile inanmaz.
BİR KAÇ SORU
TTK’nın ‘sıfır stok’ çalıştığı ve acilen ‘satılabilir’ kömüre ihtiyacı olduğu gerçektir.
Dolayısıyla; emek yoğun işyeri için şart işçi istihdamıdır.
GMİS Genel Başkanı ‘Özelleştirme haberleri üzerine sokağa çıktık ve gücümüzü gösterdik’(12 Ocak 2017) diyor. Yani, Sendika sokağa çıktı ve devlet korkup özelleştirmeden vazgeçti! Öyle mi?
Zonguldak’ın çöküşü, Devlet’e Başkaldırı niteliğindeki ‘Büyük Yürüyüş’ adı verilen gösteri ile başlamıştır. Devlet/Millet’in yedi düvelle uğraştığı bu OHAL ortamında; Madencinin yeri kaotik ortamlar /sokak değil, kömür çıkartacağı Ocak’tır.
İstihdam için, Toplu Sözleşme görüşmelerinin(TTK, MTA, HEMA) bitmesi beklenmelidir.
Ve istihdam için en pahalı sektörün Enerji, madencilikte ‘bir kişi istihdam’ maliyetinin (2014 verilerine göre) 465 bin 686 lira olduğu (Hüseyin Gökçe-Dünya/ 2015) unutulmamalı.
TTK’nın yıllık zararının da bir milyar lira olduğu…
İkincisi: Zonguldak Havzasında, iş kazası neticesi hayatını kaybeden madenciler ‘Sivil Şehit’ statüsüne alınmadı. Zonguldaklı Vekillerin üçü (AKP)meclisteki ‘teklif’ oylamasına katılmayıp dolaylı ret oyu verdiler. Bu konu Sendika’yı ne kadar ilgilendiriyor?
SONUÇ:
Zonguldak… Kurumları tel tel dökülüyor. Siyasi temsilcilerinin görevleri (Vekil, il-ilçe yöneticileri), adeta yerel basına resim vermekle kısıtlı. Bürokrasi, siyaseti ezip geçmiş. STK ve Tabela dernekleri kendi başına buyruk. Herkesin sorunu ‘Başbakan’a dosya’ olacak kadar kolay.
Belediye; İmara Aykırı(kaçak)Yapılara teslim... Hafriyat alanı, yol, hastane olay…
İş disiplini, birlik, dirayet hak getire
Zonguldak elbette 168 yıllık üretim kültürüyle oluşan şehir. Türkiye elbette doğal kaynaklarını kullanmalı. Ancak, ‘TTK’yı mutlaka Devlet işletmeli’ ne demek?
Devlet kesesinden yiyip içip saltanat sürme devri bitti.
TTK elbette kapatılamaz. Ancak, bu Özelleştirilemez demek değil.
Özelleştirmeyi istememenin yolu da sokak değil.