Oldum olası hayret ederim…
Siyasette nelerini gördü bu gözler…
Ama Hamdi Uçar gibi basamakları 3’er 5’er çıkan bir politikacıya daha tanık olmadım…
Parti yöneticiliğiyle başladığı siyasi yaşamında hiçbir başarısı olmadığı halde…
Önce, Merkez İlçe Başkanlığı…
Ardından İl Başkanlığı…
Ve hayal bile edemeyeceği Milletvekilliği…
Soyadı gibi uçtu gitti Hamdi Bey…
Sadece politikada mı?
Ticarette mantıkla açıklanamayacak yükselişine ne demeli?
Milletin paçasının ölçüsünü alan bir terzi…
Gün geldi milletin paçasına yapışıp servetine servet kattı…
Büyüdükçe büyüdü!
İl Başkanlığı döneminde şehir merkezinde açtığı mağazadan alışveriş yapmayan “bürokrat”, “kamu çalışanı”, “müteahhit” yoktur herhalde!
Ve sonra o meşhur AVM’de hatırı sayılır kiralara on binlerce lira harcayarak “kredi çekerek açtım” dediği Özsüt!
Son olarak dönemin Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş’ın yok denecek kadar az kiraya adeta hediye ettiği Türkiye’nin en büyük şubesi Kozlu Özsüt…
Altındaki araba, banka hesabındaki para ya da aldığı evin hesabını yapmak bize düşmez ama siyaset yapan adam, “Nerden buldun?” denildiğinde verecek bir cevabı olmalı!
Tam bitti dediğimizde küllerinden doğup mebus olup TBMM’ye gitti Hamdi Bey!
Bu kadar el çabukluğu “hokkabaz”da bile yok…
Bize “bu adam uçar gider” demişlerdi de dikkate almamıştık…
Milletin gözünün içine baka baka uçtu gitti vekil bey…
On yıllık Merkez İlçe ve İl Başkanlığı döneminde elle tutulur tek bir icraatı olmayan, atama tayin gibi “torpil” gerektiren işler dışında bu şehrin insanına hayrı dokunmayan bir adam hafta sonu Dedeman’da yapılan proje tanıtım töreninde ne dese beğenirsiniz…
“Zonguldaklıyım demekten utanıyorum”
Adamın söylenecek sözü, söylemeye yüzü olacak!
Utanmaz adam!
Aklınca CHP’li Muharrem Akdemir’i eleştirip yerel seçimlerde prim yapmak için ettiği gafla boyunu aşan bir işe girişti ama sosyal medya adeta yıkıldı…
İyi de adama sormazlar mı?
On yıl iktidar partisinin İl ve ilçe başkanlığını yaparken bu şehir için ne yaptın?
Şehir merkezinde yollar kötüydü de, İstanbul ve Ankara bağlantıları Londra asfaltıydı da biz mi görmedik…
Bu şehrin gençleri Zonguldak’tan göç edip ekmeğini metropollerde ararken, siz istihdam yarattınız da bu çocuklar macera olsun diye mi gurbete gitti?
İl ve ilçe başkanlığını korumak için delege listelerinin yüzde 70’ini “Beycuma” nüfusuna kayıtlı insanlardan yazarak seçilmekse başarısı eyvallah!
Peki, bu şehirde, ya da gurbette yaşayan bir buçuk milyonu aşkın Zonguldaklının geleceği ne olacak!
Yanına aldığı yandan çarklı gazetecisiyle “yerli-yabancı” siyasetinin tam da göbeğinde oldu hep…
Eleştirilere kulak tıkayıp mal varlığının hesabını soranlara sağıra yattı…
Hak etmediği bir siyasi kimlik kazandı…
Ve şimdi çıkmış Zonguldaklı olmaktan utandığını söylüyor öyle mi?
Burada utanacak biri varsa o Hamdi Uçar’dan başkası değildir!
Başarısız olduğunu taraflı tarafsız herkesin kabul ettiği Muharrem Akdemir’i eleştirirken kullandığı bu dil ile kalibresini bir kez daha ortaya koyan Hamdi Uçar, söylediklerinin hala arkasında ise bir zahmet yakasındaki “Zonguldak Milletvekili” rozetini çıkarıp Özsüt’te pasta satmaya devam etsin…
Zonguldak Belediyesi’nin AKP’de olduğu yıllarda kente tek bir çivi çakmayan, trafik, işsizlik, Üzülmez Deresi, Lavuar Alanı, yol ve daha bir çok soruna çözüm üretemeyen Hamdi Uçar önce aynaya bakacak, ardından yüzü varsa konuşacak…
Tıpkı Kozlu Belediyesi’nde olduğu gibi ilçeyi parsel parsel AKP yöneticilerine satan Ali Bektaş’a olan vefasını yeniden aday yaptırarak gösteren Hamdi Uçar, Sayın Selim Alan başkan olursa nerelere gözünü dikti söylesin de bilelim…
Bu şehrin ekmeğini yiyen ya ağzından çıkan söze dikkat edecek…
Ya da ağzının payı verilecek!