İŞTE O YAZI:

1990'lı yıllarda belediyede çalışırken sosyal-kültürel işlerle uğraşırdım. Çocuklar, gençlerle sosyal faaliyet çalışmaları yaptığım için ; bu çocukların maddi durumlarını da bilirdim. Hal böyle olunca Ramazan ayı içinde “hayır” yapmak isteyenler bana gelirdi. Yardım kolisi hazırlayan benle birlikte kapılarda yandım dağıtırdı. Daha ben de yirmili yaşlardaydım. O günlerde anlamamıştım ama sonradan anladım ki ; bu yöntem yanlıştı. Akşamın bir vaktinde kapı çalıyorsunuz, kapıyı çocuklar açıyor ve siz elinde yardım kolileri ile anneleri ve babalarını onların gözünde aciz duruma düşürüyorsunuz. Bu büyük bir travma yaratıyor çocuklarda. Bunu bizzat yaşayarak öğrendim. O çocuklar öğretmen oldular, mühendis oldular ama halen beni gördüklerinde utandıklarını hissediyorum. Bazıları okumuyor, topluma karşı isyankarlığa neden oluyor.

Şimdi daha iyi anlıyorum ki;

Hz. Peygamberimizin sözü , “sol elinin verdiğini sağ eli duymayacak" Ne kadar ince bir söz. Bir Müslüman'ın da “ince fikirli ve hassas “ olması gerektiğini vurgulaması açısından önemli.

Bir yoksula, bir hayır işine yaptığınız yardımı, en yakınlarınız dahi bilmemelidir. Çünkü bu çeşit yardımlar dini ya da sosyal bir ödev olabilir ama amaç kendini göstermek değil, bir yaraya merhem olmaktır. Herkes görsün, işitsin, kendisini övsün diye yapılan yardım, din ya da insanlık duygusu ile yapılmış iyilik olmaktan çıkıyor.

Bu yüzden yardım etmek isteyen ile yardıma ihtiyacı olanların arasına devlet girmeli. Herhangi bir dernek, bir parti yardım yapmak istese dahi ,bu devletin ilgili kurumlarının hesabında toplanmalı veya belediyenin fonunda birikip, yardım miktarı ailenin banka hesabına yatırılmalı. Ya da en azından aile reisi ile yardım edenin arasında kalacak şekilde yapılmalı. Bir babanın yanında yapılan yardım hem babayı aciz duruma düşürür hem de çocukları unutamayacakları travma yaratır.

Sosyal Medyanın ortaya çıkışı ile artık bu kapıdaki çirkin manzara ile kalmıyor. Bizzat yardım edenler , kendilerini medyada çarşaf çarşaf göstermeye çalışıyor. Hatta çocukların bile fotoğrafları paylaşılıyor.

Yardımdan çok kendilerine bir mevki , kariyer , siyasi güç kazandırıyor olması , bu işi daha da cazip hale getiriyor. Hele hele seçim zamanlarında.

Sosyal devlet başka ,sadaka devleti olmak başkadır.

Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir devlettir , sadaka devleti yapmaya çalışanlara aslı müsaade edilmemelidir.

Hayati Yılmaz ile

Alaattin Çakıcı Neden Zonguldak’a geldi? GERÇEĞE İNANAMAYACAKSINIZ! Alaattin Çakıcı Neden Zonguldak’a geldi? GERÇEĞE İNANAMAYACAKSINIZ!

Zonguldak Tarih.

Editör: BBG Begüm