YASAK, GÜNAH, HARAM

Abone Ol

MEB'den okullara yılbaşı kutlama yasağı geldi.
Cuma hutbesinde yılbaşında kutlama yapmanın müslümana yasak, günah haram dendi. 
Bu ülkenin başına ne geldi ise dini inançlarını başkalarına dayatmak isteyenlerden geldi. Oysa inanmak zorla olmaz, inanmak dayatılamaz. Her insanın özgür iradesi, kendi aklı , fikri vardır. Neye isterse ona inanır, istemezse inanmaz. Bunu kabul edip buna göre davranmak başkalarına saygının göstergesidir. 
Aynı aile içinde farklı din görüşlerine sahip kişiler de olabilir. 

Hani müslümanlık hoşgörü diniydi? Din adamları verdikleri fetvalarla insanların birbirlerine olan sevgi ve saygılarını arttırmak adına , iyi insan olmayı, kimseye düşmanca duygular beslememeleri gerektiğini, davranışlarında birbirine saygı, hoşgörü göstermeleri gerektiğini öğretmekle görevli değiller midir? 
Yaşananlar bunun tam tersini göstermiyor mu?

Yılbaşı; kelime anlamı ile yeni bir yıla girişi, içinde bulunduğumuz takvim yılının bittiğini, yeni bir takvim yılının geldiğini ifade eder. Nasıl ki doğum günü, evlilik yıldönümü vs. kutlanırsa, bütün dünya yeni bir takvim yılının gelişini çok büyük törenlerle , iyi dileklerle kutlar, hediyeleşir. Bundan güzel birşey var mıdır?  Üstelik bu yeni birşey de değildir. Yüzyıllardır yapılır.
Müslümanlık insanlara gülmeyi eğlenmeyi yasakladı da bizim haberimiz mi yok?

" Onlar" kavramıyla tariflenen, " onların yaptıklarını yapmayın" ifadesiyle ayrımcılık, düşmanca duyguların körüklemesi yapılmamakta mıdır? Dolayısıyla Müslümanlar diğer dinlere inananlara düşman mıdır? Yabancı tanıdıklarımızın özel günlerini kutlamayalım mı? Hep beraber bu dünyayı paylaşmıyor muyuz? Başka bir Dünya yok. 

"Haramdır, günahtır, cehenneme gidersiniz!" Din korkutma unsurumudur? 
Okullarda küçücük beyinleri bu soyut kavramlarla korkutmaya ne hakkınız var.
Müslüman bir ailenin, nüfusunda dini  İslam yazan biri olarak dünyaya geldim. Daha sonra din nüfusumuzdan çıkarıldı. Çünkü bu ülke Laik Türkiye Cumhuriyeti ve anayasamızda din dayatması olmadığı gibi, kimsenin dinine karışmamamız gerektiği de söyleniyor. 
Din konusunda istediğimizi düşünebiliriz, ister inanırız, ister inanmayız. 
Yılbaşını da ister kutlarız, ister kutlamayız. Kaldıki yılbaşının kutlanacak halı de kalmadı.
2025 maalesef bizlere açlık, sefalet, yıkım getirecek. Kimsenin kutlama yapacak halı de kalmadı. Bu durumdan mutluluk duyabilirsiniz. Hüneriniz varsa kendi yaşamızdaki şatafattan vazgeçin de fakir fukaranın karnı doysun. 
Nerdeee o eski yılbaşılar..  !