“Başka güzel görmeyince güzel nedir bilinmez” derler.Zonguldakdan dışarıya çıkmayanlar hele de turizm bölgelerini bilmeyenler ülkenin her tarafının Zonguldak gibi yıllardır inşaatları devam eden alt yapısı olmayan yerler sanır.
İkincimakas viyadük-köprüleri,Mithatpaşa tünelleri,dere ıslah çalışmaları,sahil-kordonboyunun düzenlenmesi bunlar tabii ki bu kentin ileriye yönelik güzel çalışmaları.
“Bebek ilk doğduğunda çok çirkindir,gün geçtikce güzelleşir” amma bizim bebek hiç büyümüyorki yıllardır aynı.
“Sabredin ileriye yönelik çalışmalar oluyor bu nedenlerle kent inşaat alanına döndü” diye savunma yapılamaz
Kaldıki ileriye yönelik bu çalışmaları Belediye yapmıyor. Hem bunlar vatandaşın mağduriyetini gidermiyor. Yağmur yağdığında kent merkezinde iş yerlerini su basıyormu,mazgallar taştığında kent merkezini kanalizasyonlardan akan pis sular basıyormu,yol kenarlarında biriken lağım suları kent merkezine akıyormu,helede yağmur sonrası bu kanalizasyon atıkları araçların tekerleri ile kent merkezine gelip kuruduktan sonra toz oluyormu ve insanlar bunu soluyormu vatandaş ona bakar.
Örnekmi istiyorsunuz. Ağız Diş Sağlığı Hastanesinin önü kod seviyesi düşük her yağmur sonrası oluşan çukurda biriken lağım suları buradan geçmeyi imkansız kılıyor.
Bu lağım suları araçlarla kent merkezine kadar gidiyor.
Siz istediğiniz kadar kent merkezini güzelleştirmeye çalışın kenti bk suları basıyor.
Kent merkezindeki veya Mahallelerdeki kanalizasyon, atık su rogarları her yağmurda neden taşıp patlıyor biliyormusunuz?
Çünkü tadilat vb nedenlerle yol kenarlarında biriken çakıl taşı ,mucur,hafriyat ve kumlar her yağmurda veya kuru havalarda atık su kanallarına gidiyor hele yağmurlu havalarda bunlar mazgallardan aşağı kaçıyor çoğuda bu nedenle kent içi ve Mahalle aralarındaki kanallar hep tıkalı.
Yol kenarlarındaki molozlar-çakıllar,kumlar,hafriyatlar atık su kanallarını hep doldurdu bunlar temizlenmeden bu tıkanmalar son bulmaz.
Belediye bu sorunların giderilmesi için klasik savunma olarak” paramız yok o nedenle yapamıyoruz” diyebilir.
O zaman sormak lazım,esnaftan ruhsat parası olarak alınan Altmış bin TL ler,taksi plakası olarak alınan Binlerce TL vb paralar nereye gidiyor.
Bırakın bu gelirleri Telekom,Elektrik,Doğal gaz hattı için yola- asfalta vurulan her kazmanın parasını fazlasıyla o kurumlardan alıyorsunuz.
Mahalle aralarındaki yolllar Elektrik,Telekom ve Gaz boru hattı açıldıktan sonra üstü toprakla kapatılıyor yağmurlu veya normal havalarda bu hafriyatlar atık su kanallarına akıyor.
Bu nedenle yollar köstebek yuvası gibi.
Örneğin Mithatpaşa Mahallesi 69 ve 713 Sokak. Burada bırakın araçların gitmesini insanlar diz boyu açılan kanallar nedeniyle zor yürüyor.
Gece karanlığında bu kanallara düşüpte dizini kolunu yaralayan insan sayısı fazla hele küçük çocuklar için tehlike.
Biz bu kentin insanlarının daha modern-sağlıklı koşullarda yaşama hakkımız yokmu?
Sayın Başkan Dr. Selim Alan; yaşadığımız kentin ne kadar çirkin olduğunu daha başka memleketlerin güzelliğini görünce mi anlayalım.