Kader attı bizi ta uzaklara
Çıktık oğlum ile Tokat'a yola
Yol uzun ve virajlı
Yağar yağmuru ve karı
Durma sür arabayı
Çıkarız yokuşu ineriz inişi
Kar yağar süreriz izi
Silecekler bile yapamaz dondan görevini
Uzar yolumuz yok çaresi
Varırız Zonguldak'a bekler işimiz bizi
Neyse vardık olsada geçikmeli
Koyulduk işe var çünkü acelesi
Ne yamanmış şu dağın yokuşu
Zaten adında da yazar dağ olduğu
İnişli çıkışlı Zonguldak’tır buranın adı
Karadeniz'in incisidir burası lakin var çok yağmuru
Deniz bir başka görünür burada
Ağaçları çeşit çeşiti var üstünde
Altını da doldurmuş maden ile
Birde burası tanınır taş kömürü ile
Yolları dik ve dar vermez geçidi
Arabayla bile var zorluğu
Her araç çıkamaz bu yokuşu
Ustalıkta gerekir yoksa bitmez yolu
Buranın ortamı başka sanki
Denizi dalgalı havası bulutlu
Hava kapalı her zaman sıkar yüreğini
Ararsın gönülleri çoşturan güneşi
Bizim insanımız vardır farkı
İnsanlıkta yoktur benzeri
Yeri geldi mi açar kucağını
Sormaz yerini yurdunu
Olmazsada malı mülkü
Bir lokma ekmek ile geçse ömrü
Sırtında yama tutmasa da çulu
Zengin onun gönlü
Var sen kapısına
Gerek yok tıklatmana
O görürse anlar seni
Derdine derman olmak onun derdi
Seferber eder kendini
Döker önünde varını yokunu
Ağzında dökülür tatlı dili
Toz Pembe çizer dünya alemi
Vardır artık tek hedefi
Seni mutlu ederse güler yüzü
Tanrı misafirisin bil bunu
Emanet bilir yaratandan ötürü
İşte size örneği
Yaşadık biz Zonguldak 'da bunu
Sorduk sadece adresi
Baş tacı ettiler hiç yokta bizi
Muhabbet ile doldurdular yüreğimizi
Seni düşünür kendinde çok
Tez elde donatır sofrayı doyurur karnını
Sorununa çözüm arar anında
Bizim insanımızın farkı işte burada
Zonguldak artık bizim çıkmaz gönlümüzde