“ Emekliler asgari ücretin ve açlık sınırının çok altında gelirleri ile ölmemek için çareler arıyor, dayanılmaz bir yaşam savaşı veriyorlar.Emekliler adaletsizlikten payını fazlasıyla aldılar.
Emekliler bu fakirliğe birdenbire, bir-iki yıl içinde düşmediler.

22 yıl önce en düşük emekli aylığı asgari ücretin 1,5 katı kadarken her yıl yapılıyor gibi gösterilen sahte maaş artışları ile asgari ücretin altında maaş alır hale getirildiler. Bu adaletsizlik asla kabul edilemez.

Yapılan bir araştırmada üç kurbağayı üç ayrı akvaryuma koyup yüzmelerini sağlamışlar, yaklaşık 17 dakika sonra üç kurbağada artık yüzmeyi bırakmış. Bunun adı ÖĞRENİLMİŞ ÇARESİZLİK'tir. Eğer siz çabalarınızın bir anlamı olmadığını düşünürseniz hareket etmekten, hayal kurmaktan, öğrenmekten vs her şeyden vazgeçersiniz. 
Emekli çaresizlikte boğuluyor , meydanlara da çıkmıyor artık. 
"Meydanlarımız Ağlama Duvarı" 29.11.2022 tarihli yazımda değişen, emeklinin durumunun daha da kötü olmasıdır.

Yine aynı deneyde üç kurbağayı üç ayrı akvaryuma koyup yüzmelerini gözlemlemişler ancak bu defa yaklaşık 15 dakikada bir akvaryumdan çıkarıp bir süre bekledikten sonra yeniden koymuşlar ve gözlemlemeye başlamışlar. Sonunda değişen şu olmuş; ikinci deneyde kurbağaların yüzme süreleri 75 dakikaya kadar uzamış. Bunun adı UMUT’tur. Umudu olan insan hareket etmekten, hayal kurmaktan, öğrenmekten yorulmaz. 
Emekliler pıtrak gibi grup, platform, dernek ve sendika kurmalarına rağmen, eylemlerde , meydanlarda az sayıda emekli görmekteyiz. Çünkü yıllardır beklentilerini alamadılar. Eğer bir umut ışığı olsa, akvaryumdan arasıra çıkarılsa UMUT'lanabilirler.
22 yıldır verilmeyen hakkı verilirse örneğin yeni belirlenecek asgari ücretin 1,5 katı en düşük emekli aylığı belirlenirse  emekliler aileleri ile birlikte yani  toplumun en az 30 milyonu rahat nefes alacaktır. 
Olur mu dersiniz? Zenginden alıp fakire verirler mi?
Verilmezse pazarlarda çürümüş sebze peşinde koşarken hayatlarını kaybeden emekli haberleri çoğalacaktır.