Zonguldak Merkez’de üç adet Gazeteciler Derneği var. Biri Gazeteciler Derneği, Karaelmas Gazeteciler Derneği ve Çağdaş Gazeteciler Derneği.

Biri inşaat, emlak ve sermaye gruplarının dan beslenmeyi gazetecilik sayıyor…

Diğerinin üzerinde adeta ölü toprağı var…

Ve birde her yıl neredeyse onlarca etkinlik düzenleyen Çağdaş Gazeteciler Derneği Zonguldak Şubesi var…

Aslında bir tek Ali Ayaroğlu var…

Eh bizde karınca kararınca yandan çarklıda olsa, destek olmaya çalışıyoruz…

Ulusal medyanın usta kalemleri ve yazarları Ali Ayaroğlu sayesinde Zonguldaklılarla buluşuyor…

Buluşturuyor…

ZGC gibi “Kesimhanesi” yok…

KGD gibi ölü toprağı altında değil…

Kelle koparmayı, avantayı, şantajı, yağcılığı ve yalakalığı Gazetecilik mesleği olarak görenlere kentimize gelen bu değerleri bizim anlatma şansımız yok…

Çünkü; Onlar mesleğin başarısı ve başarısızlığını Lidyalılara bağlıyorlar…

Fikir özgürlüğü, hak, hukuk, adalet v.s çokta onlar için önemli değil…

Beslemeliği Gazetecilik sanıyorlar…

Fikirleri, Dünya görüşleri, siyasi duruşları her ne olursa olsun Gazeteciliğin ilkeleri herkes için ortaktır…

Ve ortak dili vardır…

Bilgi ekmek gibidir…

İşte bilgi ve birikimlerini Zonguldak halkıyla paylaşma adına ÇGD Gazeteci-Yazarları kentimize getirdi…

ÇGD’nin MMO ile ortaklaşa düzenlediği “Geleceğe Bakış” söyleşisine konuşmacı olarak Gazeteci-Yazar Aykut Küçükkaya, Sedef Kabaş, M. Kemal Erdemol, Mustafa Hoş ve Sedat Bozkurt konuşmacı olarak katıldı.

MMO Zonguldak Şube Başkanı Çağlar Öztür ve ÇGD Zonguldak Şube Başkanı Ali Ayaroğlu’da birer konuşma yaptı…

Uzun yıllar Cumhuriyet Gazetesi Genel yayın Yönetmenliği görevini yapan Aykut Küçükkaya madenci ailenin çocuğu…

Evleri de benim mahallemde…

Hatta komşuyuz…

M. Kemal Erdemol ve Sedat Bozkurt ile ilk defa tanıştık…

Mustafa Hoş bizden biri…

Karaelmas şimdiki adıyla Bülent Ecevit Üniversitesi iktisada bölümü mezunu…

Ama diplomaları Hacettepe Üniversitesi.

Bizim Akademi Hacettepe’ye bağlı idi o zaman…

Ordu’dan Zonguldak’a gelen bir devrimci…

Tiyatro’dan sanata ve gazeteciliğe uzanan yolun başlangıcını Mustafa Hoş Zonguldak’ta yaptı…

İnanış ve sonrasında Günaydın Gazetesiyle başlayan gazetecilik yolculuğu artık Ulusal boyutta devam ediyor…

Zonguldak’ın en önemli olaylarının yaşandığı dönemde Zonguldak’ta gazetecilik yapıyordu…

Aynı gazetede hiç çalışmadık…

O devrimci ve bende Ülkücü idim…

Hala o devrimci ve bende ülkücüyüm… Değişen bir şey yok…

Ama mesleki dayanışma alabildiğine vardı…

Dostluk tarafını anlatmama gerek yok…

Ama haber atlatma konusunda hepimiz insafsızdık…

Haber konusunda hem intikamcı hem de gaddar tarafımız vardı…

Yinede her akşam Maden Mühendisleri Odasında yan yana birlikte idik…

Maden İşçisinin 1990-91 büyük grevinde herkes kendi gazetesi adına harika işler çıkardı…

Ancak 1990’ı 91’e bağlayan gün Dorukan tünelinde aynı arabada uçtuğumuz gün…

Benim taksici bayrama sarılışım, Mustafa’nın arka koltuktan bana sarılışı olmasaydı bugün beklide hayatta yoktuk…

Hakkını yememek lazım o dönem Genel Maden-İş Kozlu şubesi yönetimi ve madenciler olmasa kurtulma şansımız da yoktu…

ÇGD’nin etkinliğini bugüne kadar bir çok kitaba imza atan sosyalist gazeteci Erdemol,. BİR "ZONGULDAK" ANALİZİ başlığıyla kaleme aldı…

Katıldığım tarafları çok olsa da, katılmadığım yönleri var…

Ama Zonguldak’ın nasıl geriye gittiğini çok iyi ifade etmiş…

Erdemol, 1 Mayıs’a katılımın az olmasının kendisine dokunduğunu söylemiş…

Şimdi Erdemol’a ne diyeyim…

Satılık kalemler, İktidar uşağı sendikacılar, sokağa çıkmaktan korkan muhalefet, Kendini gizleyen STK’lar v.s, v.s, v.s.

Ama en önemlilerinden biri, Ortaoyuncuları Kavuğu sahibi merhum Ferhan Şensoy’un  başarılarını egale eden Vekil…

Sözüm ona devrimci geçinen “DUVAR”a doğru haber yapmasına karşın atılmasını talep eden Vekil…

Sözde devrimci, sosyalist veya sosyal demokrat…

Bizim Ahmet Külsoy, 1990-91 Madenci grevinde Genel Maden-İş Genel başkanı merhum Şemsi Deniz’i ziyaretinde Deniz Baykal’a söylediği bir söz vardı…

Külsoy, Baykal’a, “Siz iktidara gelseniz liseleri dahi cezaevine çevirirsiniz” demişti…

Medya kalabalığı nedeniyle Ahmet dayak yemekten kurtulmuştu…

 Ali-Cengiz oyunlarıyla servet, makam, mevkii sahibi olanlar o alanları doldurmaz…

Doldurtmaz Sayın Erdemol…

Ha şunu da söyleyelim onların zaten öyle bir kamuoyu etkisi veya gücüde yok…

Size göre önemli, Zonguldak’a göre ise “ZAVALLI VEKİL”…

Öptüm-Sevdim Partisi Vekili olsa daha yakışan olur…

Kendi adıma sizleri tanımaktan ve fikir paylaşımlarınıza dan ötürü hepinize yürekten teşekkür ediyorum…

İyi ki ÇGD var… İyi ki Ali Ayaroğlu var… İyi ki MMO var…

Sevgiyle kalın…