Çamaşır makinesi, elektrikli süpürge, buzdolabı vb. gibi aygıtların içinde doğru (DC), dalgalı (AC) ya da kare dalga şeklinde sinyallerle çalışan motorlar vardır. Bu motorlar sık dur-kalk yapma, sıkışma, rulman bozulması, yalıtkan delinmesi, aşırı yüklenme vb. sebeplerle arıza yaparlar.

Motorların içindeki bakır sargıların, yalıtıcı malzemelerin, verniğin, sensörlerin belli bir ömrü vardır. Kötü kullanma, periyodik bakımları ihmal etme sebebiyle arızalar sık ortaya çıkar.

Elektrikli bisiklet, motorsiklet, otomobil gibi aygıtların içinde de bakır tel ile sarılmış motorlar vardır. Mesleki – teknik eğitim son 75 yılda planlı biçimde niteliksizleştirildiği için artık onarım / sarım yapabilen ustalar da yetişmiyor.

Şu anda piyasada iş yapan motor sarımcılarının (bobinajcı) yüzde 90’ı teknik kurallara riayet etmeden, ucuz, Çin malı bakır teller kullanarak sarım yaptığı için uzun ömürlü çözümler ortaya çıkmıyor.

Son 20 yıl zarfında AB fonlarından alınan paralarla MEGEP (Mesleki Eğitimin Geliştirilmesi Projesi) uygulanarak meslek liseleri ve meslek yüksek okulları hiçbir şey öğretmeyen teknik elemanlar mezun etmeye başladı. Şu anda bile 7-8 zayıfı olan öğrenciler bile “sorumlu geçti” kılıfıyla bir süt sınıfa itiliyor.

4 yıl meslek lisesinde okuyup bir tek dersten bile doğru düzgün başarı elde edememiş kişiler karşınıza elektrikçi, elektronikçi, bilgisayarcı, tesisatçı, marangoz olarak çıkmaktadır. Üst makamlar okullara sürekli baskı / telkin yaparak öğrencilerin asla sınıfta bırakılmaması gerektiğini ifade ederler.

Sözü fazla uzatmak istemem. Elektrikli taşıtların motorları, elektronik devreleri, yazılımları yakın zaman sonra patır patır arıza yapmaya başlayacaktır. Bunları onarabilecek, teşhis koyabilecek nitelikte yeterli elemanımız maalesef yoktur ve yetiştirilmesi için bir planlama da söz konusu değildir.

Mesleki okulların elektrik ve otomotiv ile ilgili alanları 1960’lı yılların bilgilerin vermeye çalışmaktadır. Bunları elektrik, elektronik, bilgisayar, otomotiv ile ilgili kitaplar hazırlamış bir kişi olarak ifade etmek istedim.

Çevreci vb. diyerek elektrikli taşıt alanların önüne çok yüksek meblağlı bakım, onarım, yenileme faturaları konacaktır. Çin, Güney Kore, Japonya gibi ülkelerin stratejisi bu yöndedir. Taşıtı ucuza sunarlar ama yedek parçada soygun yaparlar.