Öyle bir sürece girdik ki hırsıza artık ‘hırsız’ demek suç oldu.
Evvelden bir-iki tekerleme vardı birisi “ hırsız kaçar polis kovalar”. Bir diğeri ise “ Tavşan kaç Tazı (köpek) tut” idi. Şimdi kimin kimi kovaladığı belli değil.
Birileri kendi suçunu bastırmak için kamuoyu önünde suçlu yaratıyor. Bunun en büyük örneklerinden birini bu kentte-Zonguldak’ta yaşadık.
Son çıkan kanun hükmünde kararnamelerle (KHK) TTK da görevli Maden Mühendisleri ile bir maden işçisinin işine son verildi. Kıdem tazminatları ve emeklilik –sağlık, lojman dahil tüm sosyal hakları donduruldu.
27 Mayıs’ta, 12 Mart’ta,12 Eylül askeri faşist darbelerinde, Faşist Hitler Almanya’sında, Faşist Mussolini İtalya’sında ve dünyanın birçok yerindeki benzeri faşist yönetimlerde bile göstermelikte olsa insanlar mahkemelerde yargılandılar. Osmanlıda bile kanunlar padişahın iki dudağı arasında değildi orada da “Kadılar” vardı. Günümüzde İşten atılan emekçi kardeşlerimize yapılan uygulamaya baktığımızda mahkeme –yargılama yok tamamen bir yargısız infaz var.
İşten atılanları özellikle Zonguldak emekçi kamuoyu yakından tanır. Bu insanlarımızın asıl suçları “fetö cemaati”nden olmakmış. Hani derler ya tam kuyruklu bir yalan. Burada iktidarın asıl amacı özellikle Sosyalistleri-Solu emeğin sözcülerini karalamak. Hem fetö cemaatinin hem akp iktidarının asıl ve ortak düşmanları sosyalistler, solculardır.
İktidar tarafından işten atılan insanlarımızın asıl suçu “maden ocaklarının kapatılmasına, daraltılmasına özelleştirilmesine, çevrenin talanına ve emeğin sömürüsüne karşı çıkmalarıdır.
Eğer Zonguldak maden ocakları tüm iktidarların özellikle akp iktidarının tüm çabalarına –baskılarına rağmen tamamen kapatılamadıysa-özelleştirilemediyse sağır kulaklar duysun ki işten atılan bu maden mühendisleri ve işçilerinin önderliğinde yapılan karşı çıkışlar nedeniyledir.
Bu arkadaşlarımız bu tepkilerini birey olarak değil; 12 Eylül sonrası büyük bedeller ödeyerek kurdukları Sendikaları KESK yöneticileri olarak dile getirdiler. İste bütün kabahatleri burada,“ KESK” gibi bir Sendikanın yöneticileri olmak.
Şimdi bu arkadaşlara isnat edilen “vatan hainliği” suçlamasına bir bakalım. Cumhuriyet kurulduğundan beri cumhuriyeti kuranlar başta olmak üzere iktidara gelenlerin tümü işleri ters gittiğinde veya içerideki baskısını daha da artırmak için; Komünistleri-Sosyalistleri velhasıl tüm Solcuları hep “vatan haini, kökü dışarıda olanlar, vatanı satanlar, demokrasiyi oyanlar” vb. vb. nedenlerle suçladılar. Şimdi bile işler ters gittiğinde iktidar da aynı şeyi yapıyor “ bunlar vatan haini” diyor.
İnsanın ister istemez sorası geliyor , “be adam Sosyalistler-Solcular 93 yıllık cumhuriyet tarihinin hangi döneminde iktidara gelip ülkeyi yönettiler ve bu arada ülkeyi hep çıkmaza sürüklediler, darbe yaptılar, yoksul halkı daha da yoksullaştırdılar. Vb. vb. TTK da ki işinden atılan-meslekten ihraç edilen arkadaşlar:
—Tahsin Kumkumoğlu: Enerji Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası (ESM)
Zonguldak Şube Başkanı.
—Ercan Acar. ESM, Zonguldak Şube Denetleme Kurulu Üyesi. Ercan Acar Taşkömüründe kalın damarlarda oluşan yangınları önleme konusunda bir araştırmanın sonuna gelmişti.
—Halis Onay: ESM İş yeri Temsilcisi.
—Nevzat Kaynar: ESM eski yönetim kurulu üyesi.
—Bircan Sakin: BES Ereğli adliyesi Yazı işleri Müdürü.
—Salim Çalık: TTK işçisi GMİS üyesi.
Bu arkadaşlarımızın neredeyse tamamı KESK üyesi sendika yöneticileri.
Ne yapmış bunlar? Görevleri ile ilgili olarak rüşvet mi almışlar?
Yolsuzluk mu yapmışlar? Çalıştıkları kurumun malını mı çalmışlar?
Emperyalist ülkelere iktidarların yaptığı gibi ülke topraklarını mı satmışlar?
Tarikat-cemaat çıkar ilişkilerine girip kendilerine kariyer veya maddi bir çıkar mı sağlamışlar?
Özelleştirmeye, kapatmaya, taşerona, çevrenin talan ve tahribine, emeğin sömürülmesine karşı çıktıkları için bu insanlarımızı işlerinden atarak güya toplumdan tecrit edeceklerini sanan AKP iktidarı bunda yanılıyorsunuz.
Eğer sömürüye, talana, savaşa, hırsızlığa, torpile, rüşvete, özelleştirmeye karşı çıkmak suçsa bende bu suçu işleyenlerdenim. Bu arkadaşlarımızı işten atıp geride kalanlara gözdağı vermek niyetinde olduğunuzu biliyoruz. Bunda da yanılıyorsunuz.
Tarih hep mazlumların, ezilenlerin zaferiyle doludur.
İşe bak be, hem asıl suçlu ilan ettiğin örgüte-kişiye yardım ve yataklık yapacaksın ondan sonra gelip bizleri suçlayacaksın. Öyle yağma yok. İşten alınan insanlar bu toplumun onurudur, onurumuza sahip çıkağız.