Hem de, biri ülke ekonomisine katkı için çalışıp hakkını alamadığında sesini duyurmak için eylem yaparken, diğeri onu yaptığı eylemden vazgeçirmek için kendi attığı gaz dan etkilenmemek için gaz maskesi takıyor.
Ocakta; kömürden doğal olarak açığa çıkan metan veya diğer zehirleyici-boğucu gazlardan etkilenmemek için işverenin ondan esirgediği gaz maskesi olan hakkını isteyen işçiye polis gaz sıkıyor ve bu gazdan gazı sıkan polis kendisi etkilenmemek için gaz maskesi takıyor.
Haksızlığa uğradığında hakkını aramak için greve –eyleme çıkan işçinin aldığı para o işçiye gaz sıkan polisin aldığı paranın yarısı.
Böyle bir çelişki olur mu?
Bu devlet “militarist devlet” değil de nedir?
Maden işçilerinin can güvenliği için gerekli olan teçhizat sadece gaz maskesi değil.
Maden işçisi yeraltında: grizu patlamasının ani şok dalgalarıyla olduğu yerden ileriye fırlatılma sonucu parçalanarak can verir. Grizu patlaması sonucu savrulmadan kurtulduğunda oluşan alev topundan yangına maruz kalır ve yanarak can verir. Eğer bir şekilde yangından da kurtulmuşsa, yangın bulunduğu ortamı oksijensiz bıraktığından bu defa havasızlıktan boğularak ölür. Grizu dışında, eski çalışılmış yerlerde oluşan veya ani açığa çıkan zehirli-boğucu gazlara maruz kalır ve can verir.
(1992 de 263 Maden işçisinin Kozlu’da, şimdi ise 310 maden işçisinin Soma’da ölüm nedenleri boğulma ve yanma)
Yani maden işçisini; yeraltında parçalanma, yanma, havasızlıktan ve zehirli gazlardan boğulma gibi ölüm riskleri her zaman bekler. Kadere inananlar eskiden buna kader derdi, şimdi kadere inanmıyorlar ”bu ne biçim kader, garezi hep bize mi” diyorlar
Evet, üç yüz bin polisine gaz maskesi alan; ülkeyi yöneten devlet, devleti yöneten hükümet, yirmi bin maden işçisine gaz maskesi almaktan aciz mi?
Sadece gaz maskesi değil, maden işçilerine verilen, yanmaya çok müsait elyaf elbise yerine yanmayan kumaşlardan elbise de verilmeli. Yani; emniyet tedbiri, gaz maskesi ve ateşten etkilenmeyen yanmaz elbise. Birileri, “ o özel sektörün sorunu, özel sektör bunları kendi alsın versin” diyebilir. Böyle sözlere hemen cevap verelim; bu saydığım eksikler sadece özel sektör için geçerli değil, başta Türkiye Taş Kömürü (TTK) dahil hiçbir devlet işletmesinde işçilerin tamamına gaz maskesi ve yanmaz kumaştan elbise verilmiyor. Bu sorumluluk, devletin ve onu yöneten hükümetin. Hükümet işçilerin can güvenliği için gerekli olan bu ana ihtiyaç maddelerini özel veya devlet işyerinde çalışan işçilere vermek zorundadır. Üç yüz bin polisine; ülke ekonomisine katkı için çalışan, hak arayan işçiler üzerine sıktığı gazdan etkilenmemesi için gaz maskesi alan devlet; ülke ekonomisine katkı sağlayan yirmi bin işçisine yirmi bin gaz maskesi ve yanmaz elbise almaktan aciz mi?
Elbet bir gün “acının güç doğuracağını” da herkes bilsin …