Zonguldaklılar zaman zaman bir araya gelir, gece, yayla şenliği vb. düzenler. Yemekli, yöresel oyunlu, sazlı sözlü olur. Özlem giderir, anılar tazelenir. Başka illerin hatta ilçelerin dernekleri de benzer etkinlikler yapar. Bu birçok yerde artık geleneksel hale gelmiştir.

2 Kasım’da İstanbul Bağcılar Olimpik salonda “ Zonguldaklılar Gecesi “ yapabilmek için çaba var. Gecede yöresel oyunlar, türküler, Fahri Bozbaş’ın mizanseni ve daha değişik etkinlikler de yer alabilecek.

Bunlar güzel şeyler. Geçmişi unutmamak, anmak, dostlarla bir araya gelmek.

Böylesi gün ve gecelerin yanı sıra yöre sanatına, sanatçısına da yer vermek gerekir. Onların il dışında açabilecekleri sergilere destek olunabilir.

Hatta ilin; tarihi, turistik, otantik. Doğa yapısı, eski Zonguldak resimleri albümü yapılabilir. Zonguldak’ı bazı illerin yaptığı gibi tanıtmak güzel olur.

Hatta bu günler şehrin ekonomisine de katkı sağlayabilir.

İnsan düşününce aklına birçok şey geliyor.

Yedik-içtik-eğlendir,anıları tazeledik yetmemeli.

Bence olaya biraz da sanatsal açıdan bakmalı. Kültürümüzü, sanatımızı tanıtırken yazarından-çizerinde, söyleyeninden, çalanına, araştırıp yazanına kadar sanatçılarımızı da onore etmenin yolu aranmalı.

Henüz program son şeklini almadığı için bir şey söylemek erken. Ama madem program yapılıyor düşüncemizi, önerimizi de söylemekte yarar olabilir diyorum.