Cumartesi günü yapılan AKP İl Danışma Meclisi Toplantısı bir kez daha gösterdi ki…

Zonguldak’ı kirli eller yönetiyor!

Komik olan ne biliyor musunuz?

Yıllardır yazdıklarımız için bizi “düşman” ilan eden AKP’liler, aynı iddiaları Cumartesi günü birbirinin yüzlerine karşı söylediler…

Neden mi?

Çünkü öküz öldü ortaklık bitti!

Peki, düne kadar birbirlerine karşı methiyeler düzen AKP’liler bu gün ne oldu da gırtlak gırtlağa geldi?

Köksal Toptan’ın karşısında önünü ilikleyen Hamdi Uçar ve Ali Bektaş’ın korkusu ne?

Toptan’ın “üç dönem” kuralına takılarak bir daha aday olamayacak oluşu, milletvekili hayaliyle yanıp tutuşan İl Başkanı Hamdi Uçar’ın iştahını kabarttı…

Uçar’ın, Köksal Toptan’ı iplemeyişinin nedeni biraz da bu…

Peki, Ali Bektaş’ın Hamdi Uçar hayranlığı nereden geliyor?

O da yenilen pehlivan misali, şimdide TTK Genel Müdürlüğü koltuğuna oturmak için can atıyor…

Yani kimsenin memleketin ahvalini falan düşündüğü yok…

Herkesin derdi kıçını ısıtacak bir koltuk!

Bakın Cumartesi günü yapılan divan toplantısında neler konuşulmuş:

Kozlu’daki Ak Kavşak…

İmar talanı…

AKP İl Başkanı, Merkez İlçe Başkanı ve yöneticilerine peşkeş çekilen araziler…

Devrek’teki kum çakıl ocağı…

AKP’ye oy vermeyen AKP’liler…

Bürokratları Kamu-Sen’e bağlı sendikacıların atadığı…

AKP-cemaat ilişkisi…

İyi de arkadaş, biz yazarken atıp tutuyordunuz da…

Tüm bu iddialar siz konuşunca mı gerçek oldu!

Hamdi Uçar, paça yapan bir terzinin siyasetle birlikte büyüyen servetinin kaynağını gösteremezken…

Metin Karaduman, portakalda vitaminken AKP rozetiyle Fatih Sitesi girişinde aldığı ruhsatı, seçime bir ay kala yapılan adrese teslim ihaleyi açıklayamazken…

Ali Bektaş, yasaları hiçe sayarak AKP yöneticileriyle yaptığı imar talanının hesabını veremezken…

Kabahat bizimdi de…

Aynı iddiaları bir AKP Milletvekili dile getirince neden susuyorsunuz?

Ulupınar’ın sözlerine ne İl Başkanı Hamdi Uçar, ne de Merkez İlçe Başkanı Metin Karaduman cevap verebildi mi?

Ali Bektaş, niçin salonu terk etti?

Hazır cevap kişiliğiyle tanıdığımız Ali Bektaş’ın, kendi yediği nanelere de bir cevabı olmalıydı…

Ulupınar, her ne kadar Pusula’nın kum çakıl ocakları yüzünden HES karşıtı olduğu yönündeki iddialarını, Ali Rıza Tığ’ın ağabeyi Sabri Tığ’ın mecliste seçilecek yere konulmayışına bağlasa da, bana göre bu konuyla ilgili kaçak güreşmek yerine kamuoyuna bir açıklama yapmak zorundadır.

Cumartesi günü yapılan divan toplantısında yaşananlar, Köksal Toptan ve Özcan Ulupınar’ın Hamdi Uçar’ı görevden aldırmak için verdiği mücadeleyi daha da körükleyecektir…

Aksi halde hem Toptan, hem Ulupınar “yenilmiş” olarak siyasi tarihimizin tozlu raflarındaki yerini alır!

Anlayacağınız AKP’de takke düştü kel göründü…

Şimdi AKP’ye gönül veren okurlarımız dahil herkese soruyorum…

Ak mı, kara mı?

Yorum sizin!