Basın, doğruyu değil işine geleni yazsın. Halk, hiçbir konuda görüşünü beyan eden toplantılar, karşı duruş eylemleri yapmasın.

TC vatandaşı olarak, seçtiği kişilerden demokratik bir yönetim istediğinde suçlu, terörist muamelesi mi görsün?

Akşamdan sabaha güvensiz, kararsız, ne olacağını bilmeden, korkuyla mı ersin ?

Ne oldu da bu hâle geldik?

Muhalefetin varlığı demokrasinin bir gereğidir gerçeğini ne zaman unuttuk?

Farklı düşünüyor olmak, düşüneni neden "zillet" yerine koyuyor?

Kaldı ki aynı bayrak altında, aynı kurtuluş savaşında şehit,gazi olmuşuz.

Aynı vatan sevgisiyle yoğrulmuş,zaferlerinde coşmuşuz.

Aynı acılarda tek yürek olup yaramızı sarmışız.

Ne zamandan beri millet olmanın şanını ayrışmalarda kaybeder olduk?

Koltuk uğruna kırıp döken niceleri geldi geçti bu dünyadan. Geçmeye de devam edecek.

Kimi şükran ve gururla anılırken, kimi unutulup gidecek.Denir ki,entrika ve yalanlar dönüp dolaşıp sahibini bulurmuş. Beddua etmek de öyle.

Biliyoruz ki, yaşayacağımızı kendi ellerimizle hazırlıyoruz. Kin ve nefret dili "insanım" diyen hiç kimseye yakışmıyor. Mış gibi yapanlar da kendini kandırıyor ancak."İnsanım"diyen güzel ahlâklıdır; ne kılık kıyafetle,ne inancının rengiyle,ne de cinsiyetle olur bu. Etrafına verdiği ışık kadar.eliyle,diliyle incitmediği kadar,görüneninde neyse görünmeyeninde de aynı olduğu kadar,vicdan sesine kulak verdiği kadardır insan olan insan.

Ne olur,kul hakkını haram ettirmeyin kendinize.Duymak istemediğinizi konuşmayınız. İftira atan, iftiraya uğramadan ölmezmiş. Bu biline. Hak ve adaletten küstürenlerin sonunu çok gördük, göreceğiz.

Kendinize acıyor ve kendinizi seviyorsanız adaletli olunuz.

BU DA GELİR BU DA GEÇER ELBET...

Günlerdir izlediğimiz konu bizi üzmekten çok can yakar oldu.

İspat edilmemiş bir suçla hapse atılan, halkın sesi olmayı kendine rehber edinmiş gazeteci kardeşimiz Mustafa Özdemir'in tutukluluk hali, adaletin hangi kefesinde tartılıyor acaba...

Vicdanla oynayan, oyunu hep kaybetmiştir.

Bunu er geç göreceğiz. Şahsım ve Halkın Sesi Şiir Grubu adına bir kez daha geçmiş olsun dileklerimizi iletiyorum.

Bu da gelir bu da geçer elbet.