Ereğli'nin yine huzuru kaçtı.
Eredemir'e işçi alımı öncesi ortaya saçılan işçi simsarlığı iddiaları.
Kapatılan sendika şubesi.
Erdemir işçisi üzerinde kurulan baskı. 
Ereğli Belediyesi'ni ele geçirme planları. 
Tehditler, hakaretler. 
Ve tüm bu yaşananlar karşısında derin bir sessizlik... 

Ereğli'nin, OYAK yönetiminin, Türk Metal Sendikası Genel Merkezi'nin huzurunu kaçıran tüm bu olayların göbeğinde bir sendikacı, etrafında ise eski-yeni Erdemir Genel müdürleri, 3-5 Cumhuriyet Halk Partili siyasetçi ve Erdemir imkanlarından nemalanan 3-5 iş insanı var. 

Bu ekip içinde olanların sayısı iki elin parmaklarını geçmez.
Sayıları küçük ama hedefleri büyük. 
Şimdilik Erdemir'in bir sosyal tesisinde oturup sadece Erdemir'i dizayn ediyorlar. 
Türk Metal Sendikası Karadeniz Ereğli Şubesi'ni dizayn etmeyi başardılar. 
Erdemir'i kısmen dizayn ettiler. 
Ereğli Ticaret ve Sanayi Odası'nı dizayn etmek istediler olmadı. 
Ereğli Şoförler Odası'nı dizayn etmek istediler olmadı. 
Ereğli Esnaf Odası'nı dizayn etmek istediler o da olmadı. 
Ereğli'nin belde belediyelerinin tamamında etkililer. 
Alaplı Belediyesi'nde de etkililer. 
Tabi bir de Ereğli Fenerbahçeliler Derneği var. Bu konuya daha sonra ayrıca değineceğim çünkü bu Fenerbahçe olayı çok önemli bir ayrıntı. 

Gelelim tüm bu olayların göbeğinde yer alan sendikacıya.
Yani Türk Metal Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Ziya Odabaş'a... 
Yusuf Ziya Odabaş Ereğli'nin huzuru için gerçek anlamda bir tehdit olmaya başladı. 
Bu huzursuzluktan sadece Ereğli ve Erdemir işçileri rahatsız değil. 
Huzursuzluğun boyutları Ereğli sınırlarını çoktan aştı. 
OYAK yönetiminin de Odabaş'ın çevirdiği entrikalardan rahatsız olduğunu düşünüyorum. 
Bu işlerden en büyük zararı ise hiç kuşkusuz ilerleyen süreçte Erdemir Genel Müdürü Aşkın Peker görecek. 
Neden görecek, nasıl görecek önümüzdeki günlerde dilim döndüğünce anlatmaya çalışacağım. 
Ama Erdemir Genel Müdürü Sayın Aşkın Peker bir an evvel çıkıp, Türk Metal Sendikası'na verildiği iddia edilen yüzde otuzluk kontenjan konusunda kamuoyunu aydınlatarak, olası işçi simsarlığı ve dolandırıcılığın önünü kesmeli. 
Çünkü hiçbir şey gizli kalmıyor. 

Sayın Aşkın Peker Ereğli'nin yakından tanıdığı ve değer verdiği bir isim. 
Bazı handikapları var maalesef. 
Umarım bu handikapları, Sayın Aşkın Peker'in Erdemir'de sonunu getirmez.
Benden uyarması. 
Bakalım Sayın Aşkın Peker'in Erdemir sevdası mı ağır basacak yoksa Fenerbahçe aşkı mı? 
Zaman içerisinde bekleyip göreceğiz. 

Tekrar Yusuf Ziya Odabaş'a dönecek olursak... 
Odabaş, kendi kişisel hırsları uğruna hem Ereğli'nin huzurunu kaçırıyor hem Türk Metal Sendikası'nı sıkıntıya sokuyor hem OYAK yönetimini strese sokuyor. 
Şu anda sağlık sorunları olan Genel Başkanı Sayın Pevrul Kavlak yaşanan olayların farkında olmayabilir ama er veya geç Odabaş'a müdahale edecektir, etmelidir de... 
Sayın Odabaş şunu unutmamalı. 
Ereğli muz cumhuriyeti değil. 
Fenerbahçe cumhuriyeti de değil. 
Ereğli sahipsiz de değil. 

Sendikacı, sendikacalığını yapmalı. 
Siyasetçi, siyaset yapmalı. 
Genel müdür de genel müdürlüğünü yapmalı. 
Gazeteci de gazetecilik yapmalı. 
Herkes işini layığıyla ve görev sınırları içinde yaparsa, kimsenin huzuru kaçmaz. 

Yeri geldiğinde Erdemir Genel Müdürü kurumsal hafızadan bahsediyor. 
Yeri geldiğinde Türk Metal Sendikası da kurumsal hafıza vurgusu yapıyor. 
Peki Ereğli'nin ve Ereğli insanının bir hafızası yok mu? 
Sizce Ereğli sizin yaptıklarınızı unuttu mu? 
Mesela Erdemir işçisinin belediyeye yürütülmesini unuttu mu? 
Mesela Ereğli, belediye başkanları Halil Posbıyık'a atılan yumrukları unuttu mu? 
Sendika binası önünde tekmeli yumruklu kavgaları unuttu mu Ereğli? 
Erdemir'in önüne konan siyah çelenki unuttu mu? 
Geçmişte yaşanan tüm bu tatsız olayların müsebbibi Yusuf Ziya Odabaş'tır. 
Ama fatura ise Erdemir Genel müdürlerine kesildi zamanında. 
Şimdi Yusuf Ziya Odabaş aynı yolda hızlı adımlarla fütursuzca ilerliyor. 
Hiç kuşkusuz Odabaş'ın bu fütursuz ilerleyişinin faturası yine Erdemir ve OYAK yönetimine çıkacak. 

FETÖ SOFRASINDA BİR SENDİKACI 
Türk Metal Sendikası'nda yaşanan gelişmeleri ve Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Ziya Odabaş'ın icraatlarını yazdıkça çok ilginç belge, bilgi ve fotoğraflar ulaşıyor elime. 
Hepsini büyük bir titizlikle inceleyip araştırıyorum. 
Gündemde seçim olduğu için bu araştırma ve inceleme işlerine biraz ara vermiştim. 
Şimdi seçim bitti. 
Size sadece elime ulaşan bir fotoğraf karesinden bahsedeyim. 
Fotoğraf karesinde bir masa etrafında 10 kişi birlikte iftar açıyor. 
Yer büyük ihtimalle Ereğli'deki FETÖCÜ Eğitim Sevenler Derneği... 
Fotoğraf karesindeki 2 devlet memuru FETÖ Terör Örgütü ile olan münasebetleri nedeniyle, Kanun Hükmünde Kararname ile memuriyetten atılmışlar. 
Bir diğeri ise yine FÖTÖ davası nedeniyle eşi ile birlikte yurtdışında firarda. 
Fotoğraf karesindeki diğer 2 kişi de yine FETÖ davasından hapis yatmış. 
İşte bu FETÖ sofrasında bir de Ereğli'nin çok yakından tanıdığı bir sendikacı var. 
Fotoğraf ile ilgili araştırmam devam ediyor. 
Memuriyetten atılanların kararnamelerini, hapse girenlerin ve firarda olan kişinin dosyasına ulaşmaya çalışıyorum. 
Tabi bu FETÖCÜ ekibin sendika ve Erdemir faaliyetleri hakkında da çok ciddi iddialar var. 
FETÖCÜ öğrencilere verilen burslar... 
ERDEMİR işçisinden, sendika eliyle toplanan himmetler. 
Bu FETÖ sofrasında, Zonguldak'ın yakından tanıdığı bir başka sendikacı daha var. 
Yakın zamanda olayı tamamen çözmüş oluruz. 
Çözer çözmez de siz değerli okurlarımzla paylaşırız. 

FENERBAHÇE CUMHURİYETİ(!) 
Bir de Ereğli'de kurulmuş bir 'Fenerbahçe cumhuriyeti(!) var... 
Bu cumhuriyetin Erdemir ayağı var. 
Sendika ayağı var. 
İş dünyası ayağı var. 
İlginç iddialar, büyük rantlar ve büyük planlardan bahsediliyor. 
Tüm dikkatimizle araştırıyoruz bu meseleyi de. 
ERDEMİR Türkiye'nin çelik kalesidir, Fenerbahçelilerin babasının çiftliği değil. 
Ortak noktası Fenerbahçe olanların, ortak çıkarlarını da gün yüzüne çıkaracağız. 
Az kaldı.