Bu başlık neden diye sorabilirsiniz. Ben ve beş arkadaşım yedi yıldır ilimiz merkezinde ve ilçelerimizdeki okul ve kurumlarımızda görev yapan çalışanlar ile öğrencilerimizin herhangi bir iş kazasına uğramaması için ilgili kanun ve buna bağlı yönetmelikler çerçevesinde çalışmalar yapıyoruz. İş Sağlığı ve Güvenliği konusu bireysel olarak insanın tek başına altından kalkabileceği bir kavram değildir. Birçok konuda olduğu gibi bir "takım" oyunudur. O nedenle veli, çalışan ve tüm paydaşların sorumluluk alması gereken çok ciddi bir konudur. Bir veli "Banane okul güvenliğinden,önemli olan benim çocuğumun akademik başarısı!" ya da herhangi bir paydaş "İSG de nedir ki daha önemli sorunlarımız var çözmemiz gereken!" diyorsa burada durup bir düşünmesini ve bundan sonra yazacaklarımı okumasını tavsiye ederim. Farkında mısın bilmiyorum ama birçok okulun bahçesine artık araç giriş çıkışı yapılmıyor. Birçok okulumuzun elektrik panolarında kaçak akım rölesi var. Birçok okulumuzda düşmelere karşı okul müdürlerimizin gayretleriyle koruyucu fileler takıldı. Birçok okulumuzda yangınlara karşı güvenlik önlemleri arttırıldı. Birçok okulumuzda "İlk Yardımcı"belgesine sahip olan personelimiz var. Pansiyonlu okullarımız çıkarttıkları yemekten , paratonerine kadar denetleniyor.
Evet belki çocuklarınızın ders başarısına doğrudan bir katkı olmuyor gibi görünse de, ki bu doğru değildir. Bilimsel araştırmalar güvenli ortamlarda, öğrenmenin daha kolay gerçekleştiğini ortaya koyuyor. Stresin , korkunun, endişenin olduğu ortamlarda öğrenme istenen düzeyde gerçekleşmiyor. Bizler okul ve kurumlarda sadece yangın tüpünün etiketi ve yüksekliği ile ilgilenmiyoruz, aynı zamanda İş Sağlığı açısından da okul ve kurumlarımızda olması gereken olumlu ilişkiler ve psikolojik risk etmenleri açısından da çalışmalar yürütüyoruz. Kısaca olması gerekeni yapıyor, hayatın kendisini okulun içine taşıyoruz!
İş Sağlığı ve Güvenliği tüm paydaşların sorumluluk alması gereken bir "takım"oyunudur. Eğer sen "Ben oynamayacağım!" dersen bir kişi eksiğiz.
Unutma!
