Zonguldak’ı ilk asfalt ile tanıştıran Belediye Başkanımız Dr. Ömer Selim Alan, şimdi “Yamalama” işine başladı.
Bir şaşa ile Zonguldak’ın mecburiyet caddesi Gazipaşa’yı asfaltladı. Sonra biraz deldiler, asfalt işini yapan her kimse doğru yapmadığı için yol bozuldu. Asfaltı dökenler ve onları kontrol eden sözüm ona büyük mühendisler, gerekli eğimleri vermeyince; yağmur suları logarların seviyesine ulaşamadığı için geçen araçlar insanlara gusül abdesti yaptırmaya devam etti.
Doktorlar sokağı, Şemsi Denizer Sokak, AKM Yokuşu, Hayribey Sokak, Amelebirliği Hastanesi, Mithat Paşa İlköğretim Okulu yolu... Bir yıldır bitmedi gitti. Topu topu bir kilometrelik yol. Altyapı v.s diyecekler.
Çünkü bir yapıp bir bozuyorlar.
Sanırım önümüzdeki yıla kadar tamamlanır tüm bunlar.
Şimdi Gazipaşa ve Milli Egemenlik Caddesi yeniden asfaltlanacak.
Devletin, yani milletin boşa giden paraları...
Amelebirliği Hastanesi yokuşu ve Mithat Paşa İlköğretim yolu demişken, Büyük Başkan hiç oralara çıkmış mı? O güzergahta yaya veya arabası ile yolculuk yapanların, inanın oldukça fazla hayır duasını aldığını kendisi biliyordur sanırım. En azından kulak çınlaması oluyordur.
Okul binası hazır yıkılmışken, oraları sizler gömü bulacakmış gibi eşeleyip dururken, bari yolu genişletin, o istinat duvarlarının yenisini yapın –ama eskisi gibi sağlam olsun, - 100. Yıl Otobüs Terminalinin istinat duvarları işini verdiğiniz müteahhit firmaya –dolaylı da olsa- vermeyin mesela.
Zonguldak Belediyesinin bu işlerini planlayan mühendis, mimar v.s ve üst düzey yöneticileri ve tek sorumlu olan Belediye Başkanı Selim Alan’a soruyorum:
Bu hesapsızca ve kitapsızca harcanan paralar sizin veya babanızın olmuş olsaydı böyle fütursuzca harcar mıydınız?
Adam gibi planlama yapsaydınız da Milli Egemenlik Caddesi ve Gazipaşa Caddesini hiç asfaltlamayıp bu işleri bekleyip sonra adam gibi yapsaydınız olmaz mıydı?
Doktorlar sokağına olan özel ilginizi anlamam mümkün değil. Tamam Aksekili esnaf bu noktada çok yoğun da. Senin özel büron v.s orada da... Onu anladım da, bu ilgi ve alakayı hiç anlamadım. Toptancılar sokağı var ki. Zonguldak’ın en kalabalık sokağı. Oradaki insan trafiği kentin hiçbir noktasında yok. Yağmurlu havada kaldırım taşları gusül abdesti yaptırıyor yürüyenlere. Siz de bu yolla büyük hayır dualar alıyorsunuz kent insanından.
Cumhurbaşkanımız 8 Mayıs’ta gelecekti. Sanırım çok dua ettiniz ki ziyaret ertelendi. Hemen rehavete kapılmayın bence.
Ankara’dan haber gelir gelmez o hummalı çalışmalar rehavete yerini bıraktı.
Mithatpaşa tünelleri ve Uzunmehmet Camii gibi.
Siz benden daha iyi biliyorsunuz Sayın Cumhurbaşkanının çat kapı gelme durumu da olur. Siz o yüzden birkaç gün dinlendikten sonra aynı tempo ile çalışın, sonra siyasi ikbaliniz nice olur.
Kurban olayım size; Bir sokağa başlamadan önce buradan ne geçiyor. Lağım, Telekom, yağmur gideri, elektrik, su ve doğalgaz. Hepsini kanallarla yapın ve gömün. Sonra üzerine parke mi, asfaltı mı dökersiniz ne istiyorsanız yapın. Amerika’yı keşfetmenize gerek yok.
Şöyle bir bahana üretmeyin. Siz kudretli iktidarsınız.
Efendim BEDAŞ’ın yatırım programında o yoktu. Atıyorum Telekom’un yatırım programında o yoktu.
Onların programında olmayabilir. Onların teknik desteğini alıp bu açılacak, yarılacak, delinecek yerleri siz baştan yapın onlar bütçe ayırdıklarında onlardan geri alın. Hepsi bir kanal yarıp bu işi yapmıyor mu?
Hani Zonguldak kent merkezinde gömü olsa bu kadar delik deşik edilmezdi.
En azından bu konuda uzman tanıdıklarınızdan fikir alabilirdiniz?
Bu şehrin insanına, bu milletin parasına yazık etmeyin.
Üç beş müteahhit lüks hayat yaşasın diye bunları yapmayın.
Kul hakkına giriyor: Ağalar, beyler.
Babanızın, kendinizin parasını böyle harcar mıydınız kendinize bir sorun???
Şu mübarek Ramazan ayında Kozlu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Tansel Kardeş evinin balkonundan iftar saatinde bir kadının çöpten yiyecek ekmek v.s aradığını sosyal medyada paylaştı.
Sizler Tansel ile neredeyse kapı komşusunuz, Ali Bektaş gibi.
Bu milyon liraları boşa harcama yerine aynı binada oturduğun kapı komşun gibi fakir fukaraya kaynak yaratmak için harcasanız olmaz mı?
Hem de siz ikiniz oldukça dini bütün insanlarsınız.
Öyle değil mi???