15 sene kadar önce meslek lisesinde öğretmenlik yaparken farklı mizaçta bir öğrenci karşıma çıktı. Sürekli olarak ilginç sorular sorardı. Her şeyin içinden bir nükte (mizah) çıkarmakta da üstüne yoktu.
Öğretmenler çok soru soran öğrencileri genelde pek sevmezler. Uysal, sessiz, meraksız öğrenci daha makbul görülür.
Elektronikle ilgili mesleki derslerde sürekli olarak yeni şeyler denemek isteyen, mucit karakterli öğrencimiz şu anda Almanya’da işinsanı oldu.
Eğer meraksız, sıradan bir öğrenci olsaydı bu topraklarda asgari ücretle bir fabrikada, bantta montaj yapıyor olacaktı…
İnsanlık tarihi boyunca yenilik, icat, patent, otomasyon, üretim diyenler hiç sevilmemiş. Onlara hep çatlak, uçuk, kaçık, otistik, dengesiz gözüyle bakılmıştır...
Tanımanızı istediğim insan Ersin Özdemir’dir. Soyadlarımız aynı ama akraba filan değiliz.
1986 doğumlu olan kardeşimiz 2009 yılında Almanya’ya gitti. 55 personeli olan bir fabrikada düz işçi olarak başladı. 5 yıl sonra üretim müdürlüğüne yükseldi. Bir yandan da kendi kurduğu diğer iki firma üzerinden Türkiye’den endüstriyel ürünler ithal edip Almanlara satmakta...
Daha ömrünün yarısını bile bitirmemiş olan Ersin meslek lisesinden sona 2 yıl da işletme okudu. Almanya’da ülkemizin yüz akı olacak nitelikte başarılara imza atıyor.
Hiçbir torpili olmadan, beyin teriyle işinsanı olan Ersin Özdemir onore edilmeyi hak ediyor. O’nu, bir gün boş gezerken görmedim. Kahvehane nedir bilmez. Asalaklık etmez.
Meslek liselerini küçümseyenler Ersin Özdemir gibilerine bir bakmalıdır. Kendisine [email protected] ile ulaşabilirsiniz.